Bilim ve Teknoloji

Yapay zeka ve sosyal medya üzerindeki sansür tartışmaları yeniden gündemde

Yapay zeka araçlarının siyasi konularda yanlı sonuçlar vermesi tartışma konusu oldu; Meta'nın yapay zeka aracı, Donald Trump'a yönelik suikast girişimi hakkında bilgi vermemekle eleştirildi. Ayrıca, sosyal medya platformlarında siyasi içeriklerin sansürlenmesi, ifade özgürlüğü tartışmalarını yeniden gündeme taşıdı

Abone Ol

Son zamanlarda yapay zeka araçlarının metin ve görsel içerik üretiminde yaygın kullanımı, siyasi konularda ortaya çıkan yanlı sonuçlarla dikkat çekiyor. Özellikle yaklaşan ABD başkanlık seçimleriyle birlikte, yapay zeka sistemlerinin taraflı davranışları üzerine tartışmalar yoğunlaşmış durumda.

Elon Musk'ın X'teki hesabında paylaştığı bilgilere göre, Meta'nın yapay zeka aracı Meta AI, Cumhuriyetçi Parti'nin başkan adayı eski Başkan Donald Trump’a yönelik bir suikast girişimi hakkında bilgi talebine yanıt vermedi. Ancak, başkan adayı olması beklenen ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris’in seçim kampanyasına dair detaylı bilgiler sağladı. Bu durum, yapay zekanın yanlı olduğuna dair endişeleri yeniden gündeme taşıdı.

Sosyal medya platformlarında da yapay zekanın yanlı davranışlarına ilişkin örnekler ortaya çıktı. Google'da yapılan aramalarda, "assassination attempt" (suikast girişimi) terimi aratıldığında, arama motoru "assassination attempt on Truman", "assassination attempt on Reagan" ve "assassination attempt on Lenin" gibi tarihi isimlerle ilgili önerilerde bulunurken, Donald Trump ile ilgili herhangi bir öneri sunmadı. Bu durum, yapay zekanın siyasi figürlerle ilgili bilgi sunma konusundaki taraflılığına işaret ediyor.

Meta'nın sahibi olduğu Facebook ve Instagram'da ise, İran'ın başkenti Tahran’da suikasta uğrayan Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye hakkında yapılan birçok paylaşım, kullanım politikalarını ihlal ettiği gerekçesiyle kaldırıldı. Bu durum, "Meta sansürü" etiketiyle X'te protesto edildi. Binlerce kullanıcı, Meta'nın bu tutumunu eleştirdi ve sansürün ifade özgürlüğüne müdahale olarak değerlendirildiğini belirtti.

Daha önce Aralık 2022’de açıklanan "Twitter Dosyaları" da benzer bir sansür uygulamasını ortaya koymuştu. Bu dosyalar, Twitter'ın, ABD hükümetinin görüşleriyle çelişen bilgileri sansürlediğini ve Kovid-19 salgını ile ilgili tartışmalara müdahale ettiğini gösterdi. Twitter'ın eski yönetimi, hükümetin sadece Twitter değil, aynı zamanda Facebook, Google ve Microsoft'a da baskı uyguladığını belirtti. ABD yönetiminin, aşı karşıtı hesaplara müdahale etmeyi ana gündem olarak belirlediği ifade edildi.

Facebook'ta ise, Filistin hakkında yapılan paylaşımlar, kullanım koşullarını ihlal ettiği gerekçesiyle kaldırılmış ve Filistin’i savunan içeriklerin yayılması engellenmiştir. Bu tür sansürler, sosyal medya platformlarının ifade özgürlüğü ilkesini gölgede bırakma riskini taşıdığı değerlendirilmektedir.

Yapay zeka araçları ve sosyal medya platformlarındaki bu sansür uygulamaları, ifade özgürlüğü ve tarafsızlık konularında geniş çaplı tartışmalara yol açıyor.