Nihat Ak/EGE TELGRAF- Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulan 17 maddelik sokak hayvanları düzenlemesi teklifinde ötanazi de yer aldı. Uyutma kapsamının daraltılacak olması, hapis ve para cezasının artırılması tartışmaları durdurmaya yetmedi. AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, "Sahipsiz köpeklerin mevcut barınaklarının koşullarının iyileştirilmesi ve sağlıklı hayvanların daha iyi bakılması için bu hayvanların ötanazi yoluyla yaşamlarına son verilmesine imkan tanıyoruz" şeklinde konuştu. Hayvanseverler teklife tepki gösterdi. Uzmanlar, hayvan ve insan sağlığının siyaset üstü olarak bilimsel bir bakış açısıyla değerlendirilmesi gerektiğine vurgu yaptı.
YAŞATMAK İÇİN VARIZ
Veteriner hekimlerin bilimsel koşullar kapsamında çalışmalarını gerçekleştirdiğine vurgu yapan İzmir Veteriner Hekimler Odası Başkanı Selim Özkan, “Hekim meslektaşlarımızın öncelikli görevi yaşatmaktır. Hayvan ve insan sağlığını korumaktır. Hasta bir hayvanı teşhis ederiz, tedavi sürecini planlarız, sağlığına kavuşana kadar takip ederiz. Meydana gelen bir kazada hayvan büyük bir yara almıştır, tedavisi mümkün değildir, hayvan eziyet acı ve yaşam faaliyetini sürdüremeyecek derecede ise o zaman uyutuyoruz. Toplum sağlığını tehdit eden tedavisi olmayan hastalık durumunda mecburen uyuturuz. Bununda şartı ve koşulları var. Biz uyutmaya karşıyız. Neden karşıyız? Çünkü uyutma en son çaredir bizim için. Yüzde bir kurtulma şansı olan hastalarımız için bile var gücümüzle çalışırız. Masada kalan hastanın üzüntüsünü, kurtulan, hayata dönen hastanın sevincini yaşarız. Günlerdir tartışılan sokak hayvanları konusunda ivedilikle çözülmesi gereken iki ana sorun var. Bunu tek başına yerel yönetimlerin, merkezi yönetimin veya hayvanseverlerin çözebilmesi mümkün değil. Planlı sürdürülebilir bir kısırlaştırma programı uygulanmalıdır. Popülasyonun yüksek hızda artışı önlenmelidir. Mevcut olan sokaktaki hayvanlar için ‘Kentli Pati’ projesini hayata geçirmeliyiz. Vatandaş bir hayvanı kentli pati kimliği ile belediyeye kayıt ettirecek. Yine ona sokakta bakacak. Saldırgan olmayan, sevgiye, barınmaya ve bakıma ihtiyacı olan bir cana el uzatılacak. Gerek kısırlaştırma çalışmalarına gerekse ‘Ketli Pati’ projesine destek olmaya daima varız” dedi.
İNİSİYATİF KAVGASI BIRAKILSIN
İnsan ve hayvan sağlığının siyaset üstü bir konu olduğuna dikkati çeken Belediye Veteriner Hekimler Derneği (BVHD) Başkanı Nurhan İşler, “Sahipsiz hayvanlara yönelik düzenlemeler içeren Hayvanları Koruma Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Başkanlığına sunuldu. Siyasetçilerle hayvanseverler arasında her geçen gün alevlenen bir tartışma yaşanıyor. Tartışılan insan ve hayvanların yaşam kalitesini doğrudan etkileyen sağlık! Bu temel ihtiyacımızda belirleyici; Bilimdir, siyaset ve duygusallık değildir. Ancak, sağlık politikaları, sağlık hizmetlerinin finansmanı, sağlık sistemlerinin organizasyonu ve sağlıkla ilgili yasaların belirlenmesi gibi konular çoğu zaman siyasi tartışmalara ve karar alma süreçlerine dahil oluyor. Sanki bu ülkede bilim insanı yokmuş, sanki bu ülkede doktorlar, veteriner hekimler yokmuş gibi. Veteriner hekim Prof. Dr. Aykut Özdarendeli'nin ekip liderliğinde in aktif tipte bir COVID-19 aşı olan Turkovac üretildi. Milli Şairimiz veteriner hekim Mehmet Akif Ersoy. Meslektaşlarımızın saymakla bitmeyecek başarıların altında imzası var. Veteriner hekimler, hayvanlarda hastalıkların teşhisini koyar ve uygun tedavi yöntemlerini uygularlar. Zoonotik hastalıkların (hayvanlardan insanlara bulaşabilen hastalıklar) kontrolünde ve önlenmesinde önemli bir rol oynar. Gerektiğinde hayvanlar üzerinde cerrahi işlemler gerçekleştirirler. Bu, acil durum müdahaleleri, sterilizasyon (kısırlaştırma) operasyonları ve ortopedik cerrahiyi içerebilir. Hayvan ve halk sağlığı için bu kadar değerli çalışma yapan veteriner hekimler varken tartışmanın sığı bir alana taşınması doğru değil. Veteriner hekimler tıp mesleğinin bir üyesi olarak, ettiği yemine bağlı kalarak ne yapacağını bilir. Siyasetçiler ve hayvanseverler veteriner hekimlere rehber olmaya çalışmak yerine onun rehberliğinde sorunlarını çözme yoluna gitmiş olsalar bugünkü sorunları yaşamayız. Sorunlarımızı geleceğe taşımayız” diye konuştu.
ÖLDÜRMENİN ADI UYUTMAK MI?
Hayvanların yaşam hakkı olduğuna dikkati çeken HAYTAP Hayvan Hakları Federasyonu İzmir Temsilcisi Esin Önder, “Sağlıklı bir hayvanın sadece sahiplenilmediği için öldürülmesine, ötanazi denmesine oldukça tepkiliyiz. Ötanazi insanların kendi rızasıyla karar verdiği bir uygulamadır. Hayvanlarda ise böyle bir rıza söz konusu değildir. Yine uyutma denilerek bunun üstü örtülmeye, yumuşatılmaya çalışılıyor, hayvanların toplu bir şekilde öldürülmesine biz katliam diyoruz. Sağlıklı hayvanların öldürülmesini kabul etmiyoruz. Kuduz hastalığı kesin olarak ispatlanmış olan hayvanların zaten öldürülmesi gerekiyor. Çünkü kuduz iyileşme ihtimali olmayan ve hayvanın acılar içinde can vereceği bir hastalık. Böyle bir durumda hayvanın öldürülmesine karşı çıkmıyoruz. Bir hayvanın teşhisi, tedavisi, sağlıklımı sağlıksız mı olduğuna karar verecek olanlar veteriner hekimlerdir. Biz hayvan hakları savunucuları sokaklarda sürüler halinde hayvanların yaşamasını savunmuyoruz. Yıllardır bu yüzden popülasyonun kontrol altına alınması için mücadele ediyoruz. Merkezi ve yerel yönetimler işbirliği içinde çalışsınlar sorunları öteleyip ötenazileri çağırmasınlar” dedi.
