Toplumda dolandırıcılar ve sahtekârlar için sıkça kullanılan “üçkâğıtçı” deyimi, aslında ekonomik bir terimi ifade ediyor. Peki, bu deyimin kökeni nedir ve ekonomi ile ne bağlantısı vardır?
Türk Dil Kurumu (TDK)’na göre “üçkâğıt” dolandırıcılık ve hilecilik anlamına gelir. Ancak bu tabirin halk arasında nasıl kullanılmaya başlandığı, aslında iskambil oyunlarıyla ilgilidir. Üç iskambil kâğıdının yerini tahmin etmeye çalışan oyuncuların, birbirlerine hile yaparak kazanç sağladığı bir oyun olan “üçkâğıt” oyunundan türemiştir. Fakat ilginç olan, bu deyimin ekonomiye dair de bir anlam taşımasıdır.
Prof. Dr. Osman Altuğ, Türkiye ekonomisini eleştirirken "üçkâğıt ekonomisi" terimini kullanır. Bu terim, ekonominin döviz, borsa ve faizden oluşan bir üçgen etrafında döndüğünü ve bu modelin üretim ile istihdama katkı sağlamadığını ifade eder. Yani, “üçkâğıt ekonomisi” metaforu, ekonomik faaliyetlerin gerçek değer üretmeden, sadece kâğıt üzerinde dönen işlemlerle yürütüldüğünü anlatır.
Bu kullanım ile dolandırıcılık anlamına gelen “üçkâğıtçı” tabirinin arasında anlam açısından güçlü bir bağ vardır. Her iki durumda da, gerçek değer yaratılmadan ya da görünmeyen bir şekilde kazanç sağlama durumu söz konusudur. Hem halk arasında kullanılan deyim hem de ekonomi dünyasında kullanılan terim, hileli kazanç yöntemlerine dikkat çekmektedir.