Ahmet Buğra TOKMAKOĞLU- EGE TELGRAF/ Aydın’ın Sultanhisar ilçesine bağlı Atça Mahallesi, Türkiye'nin modern imarlı ilk yerleşim yerlerinden biri olarak ön plana çıkıyor. Antik Roma dönemine kadar uzanan tarihi ile Atça, şehir planlaması açısından dikkat çekici bir konuma sahip. Kasaba, Karya kentlerinden Nysa, Orthasia ve Mastaura’nın ortasında yer almasıyla da stratejik bir öneme sahiptir.
Kurtuluş Savaşı Sonrası Yeniden İmar Edildi
Atça’nın şehirleşme süreci, Kurtuluş Savaşı sonrasında yeniden başlamıştır. 1924 yılında Atatürk’ün talimatıyla modern bir kent olarak imar edilmiştir. Paris’te eğitim görmüş Atçalı Mühendis Abdi Hıfzı ve Fen İşleri Memuru Halil Bey’in öncülüğünde tasarlanan kasaba, Türkiye’nin şekilci kent planına sahip ilk yerleşim yeri unvanını kazanmıştır.
Paris’ten Esinlenen Kent Planı
Atça, kent planlamasıyla Paris'teki ünlü Charles de Gaulle Meydanı’na benzeyen bir düzenlemeye sahiptir. Kasabada 45 derece açıyla yerleştirilmiş 8 ana cadde ve bu caddeleri dik kesen sokaklar bulunur. Bu düzenleme, kasabaya modern bir görünüm kazandırmıştır ve Atça’nın “Türkiye’nin Paris’i” olarak anılmasına sebep olmuştur.
Çilek Üretimi ve Festival
Atça, tarımsal üretimde özellikle çilek ile öne çıkar. Her yıl Mayıs ayında düzenlenen Çilek Festivali, kasabanın hem ekonomik hem de sosyal hayatına büyük katkı sağlamaktadır. Festival, bölgenin tarımsal ürünlerini tanıtmaya yönelik önemli bir etkinliktir ve kasabanın çilek üretimiyle ünlenmesine vesile olmuştur.
Modern İmarlı İlk Yerleşim Yeri Unvanı
Atça’nın girişinde yer alan “Türkiye’nin modern imarlı ilk yerleşim yeri” yazısı, kasabanın tarihindeki bu önemli dönüm noktasını sembolize eder. Bu unvan, Atça’nın şehir planlamasında ne kadar öncü olduğunu vurgulayan bir hatırlatıcı niteliğindedir.
Atça, köklü tarihi, tarımsal zenginliği ve modern kent yapısıyla Aydın’ın gözde yerleşim yerlerinden biri olarak dikkat çekmeye devam ediyor.
