Safanur ÖZTÜRK- EGE TELGRAF/ Sabahın ilk ışıkları Artvin’in zirvelerini aydınlatırken, Borçka Karagöl'e doğru yola koyuluyoruz. Şehir merkezinden 57 kilometre, Borçka ilçesinden ise sadece 27 kilometre uzaklıkta olan bu doğa harikası, Karadeniz’in yeşil örtüsüyle kucaklaşan bir vaha gibi karşılıyor bizi. Yol boyunca Çoruh Nehri’nin gür sesi bize eşlik ediyor. Asfalt yolun bittiği yerde stabilize bir patika başlıyor ve doğanın büyüsü burada derinleşiyor.
KARADENİZ’İN EN NADİDE PARÇASI
1800’lü yıllarda Klaskur Yaylası yakınlarında meydana gelen toprak kaymasıyla oluşan Borçka Karagöl, bir heyelan set gölü olarak Karadeniz’in en nadide parçalarından biri. 2002 yılında tabiat parkı ilan edilmesi, gölün etrafındaki doğanın korunmasına büyük katkı sağladı. 368 hektarlık bu alan, zengin orman örtüsü ve çeşitliliğiyle doğaseverler için adeta bir cennet.
HAVASI MİS GİBİ TERTEMİZ
Göl çevresinde yavaşça ilerlerken, derin bir nefes alıp Karadeniz’in mis kokulu havasını ciğerlerime çekiyorum. Ağaçların yeşil yaprakları, sanki doğanın elinden çıkan bir tabloyu andırıyor. Kamp kurmak için ideal alanlar mevcut, dilerseniz çadırınızı getirip geceyi burada geçirebilir ya da kamp alanlarından çadır kiralayabilirsiniz. Sessizlik, yalnızca rüzgarın ağaç yapraklarıyla dans ederken çıkardığı fısıltıyla bölünüyor.
FOTOĞRAF MERAKLILARI İÇİN BİR CENNET
Borçka Karagöl sadece doğa yürüyüşleri ve kamp için değil, fotoğrafçılar için de bir cennet. Gölün sakin sularında yansıyan manzaralar ve çevresindeki yemyeşil bitki örtüsü, her karede büyüleyici bir güzellik sunuyor. Göl üzerinde sandal kiralayarak gezinti yapmak, suyun huzur veren sesi eşliğinde manzarayı seyretmek ise bambaşka bir deneyim.
TARIM EKONOMİSİNİN YERİNİ TURİZM ALDI
Ancak, bu bölge sadece doğal güzellikleriyle değil, tarihi ve sosyo-ekonomik yapısıyla da dikkat çekiyor. Çay tarımının ve küçük çaplı hayvancılığın yaygın olduğu Artvin, ekonomik zorluklarla boğuşan bir şehir. Genç nüfusun büyük şehirlere göç etmesi, bölgedeki yaşamı etkiliyor. Ancak turizmin son yıllarda artması, bölge halkı için yeni bir umut kapısı olmuş durumda. Borçka Karagöl ve çevresi, bu turizmin en güçlü destekçilerinden biri.
Her adımda, Karadeniz’in bu el değmemiş güzelliğinin bize sunduğu huzuru hissediyorum. Göl çevresinde yürüyüş yaparken ruhumun dinlendiğini fark ediyorum. Borçka Karagöl, keşfedilmeyi bekleyen saklı bir cennet gibi... Doğanın büyüsüyle burada buluşmak, Karadeniz’in yüreğine dokunmak demek
