Yaşar Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi yüksek lisans öğrencisi Melis Karlıdere, tamamlayıcı tedavi olarak “Sesle Şifa” yöntemini incelediği çalışmasında, bu yöntemin birçok hastalığa karşı tedaviye katkı sağladığını ortaya koydu. “Sesle Şifa” adıyla bilinen yöntemin, stres, Alzheimer, Parkinson, uyku bozuklukları ve kanser gibi rahatsızlıklar üzerinde olumlu etkiler yarattığı bilimsel verilerle desteklendi.
Karlıdere, tez çalışmasında sesin ve müziğin terapötik amaçlarla kullanımını araştırarak, bu yöntemlerin tarihsel olarak insan vücudundaki uyumsuz titreşimleri dengelemek amacıyla yüzyıllardır kullanıldığını belirtti. Sesle şifa yöntemlerinin, titreşimsel ses terapisi ve müzik terapisi gibi iki farklı başlık altında incelendiğini ifade eden Karlıdere, özellikle ses banyosu ve sesle arınma yöntemlerinin sağlığa faydalarına dikkat çekti.
Sesin vücuda uygulanan rezonans yoluyla tedavi edici etkiler sağladığını belirten Karlıdere, bu yöntemin bilimsel literatürde daha yaygın hale gelmeye başladığını vurguladı. “Sesle şifa, insan vücudunun etrafındaki enerji alanlarına terapötik frekanslar göndererek hastalıkların tedavisinde kullanılıyor. Bu frekanslar, akort çatalları, ses çanakları ve insan sesi gibi araçlarla vücuda uygulanıyor,” dedi.
‘SESLE ŞİFA’
Melis Karlıdere’nin araştırması, sesle şifanın özellikle stres, anksiyete, depresyon, baş ağrısı, migren, Alzheimer ve Parkinson hastalıklarına karşı olumlu sonuçlar verdiğini ortaya koydu. Ses ve müzik terapisi üzerine yapılan araştırmalar, tedavi süreçlerinde önemli ilerlemeler sağladığını ve hastaların iyileşme oranlarını artırdığını gösteriyor.
Florida’daki bir kemoterapi çalışmasında, sesle şifanın hastaların ağrı ve gerginliklerini yüzde 40-60 oranında azalttığı tespit edilirken, Japonya’daki bir araştırma da belirli frekansların dopamin üretimini artırdığını ve sinir sistemi üzerinde olumlu etkiler yarattığını gözler önüne serdi.