Sapanca Gölü'ndeki su seviyesi, Türkiye'deki kuraklık nedeniyle 30,05 metreye düştü. Suyun çekilmesiyle birlikte gölde daha önce su altında kalan tarihi taş yapılar ortaya çıktı.
Türkiye'de uzun süredir devam eden sıcak hava dalgaları, yaz mevsiminde yeterli yağışın düşmemesi ve aşırı su kullanımı nedeniyle birçok su kaynağında kuraklık sorunları yaşanıyor. Bu durum, Sapanca Gölü'nü de etkiledi. Kocaeli ve Sakarya illerine içme suyu sağlayan ve Marmara Bölgesi'nin en büyük doğal su kaynağı olan Sapanca Gölü'nün su seviyesi, son yılların en düşük seviyesine gerileyerek 30,05 metreye düştü.
Gölün su seviyesinin düşmesiyle birlikte, özellikle kıyı bölgelerinde suyun onlarca metre çekildiği gözlemlendi. Bu durum, suyun altında kaybolan yapıları da gün yüzüne çıkardı. Sapanca Gölü'nün Kartepe ilçesi Seka Kampı mevkisinde, kıyıya yaklaşık 100 metre açıkta kare şeklinde dizilmiş taşlardan oluşan kalıntılar ortaya çıktı. Bu kalıntıların, tarihi bir yapıya ait olabileceği düşünülüyor.
Geçtiğimiz hafta 30,13 metre olarak ölçülen su seviyesi, bugün itibarıyla 30,05 metreye kadar düştü. Uzmanlar, su seviyesindeki bu düşüşün, bölgedeki su kaynaklarının sürdürülebilirliği açısından ciddi bir endişe kaynağı olduğuna dikkat çekiyor. Sapanca Gölü, Kocaeli ve Sakarya illerinin içme suyu ihtiyacının büyük bir kısmını karşılamakta olup, su seviyesindeki düşüşün, bu ihtiyacı nasıl etkileyeceği konusunda belirsizlikler yaratıyor. Göl çevresinde su seviyesinin tekrar yükselmesi için yağışların arttırılması gerektiği ifade ediliyor.
Sapanca Gölü'ndeki kuraklık, sadece içme suyu kaynağını değil, aynı zamanda çevre ekosistemini de olumsuz etkiliyor. Yetkililer, göl çevresinde suyun daha verimli kullanılması için bilinçli sulama yöntemlerinin benimsenmesi ve kaçak su kullanımının önüne geçilmesi gerektiğini vurguluyor. Göl çevresindeki ekosistem, bölge halkının geçim kaynağını sağlayan tarım ve hayvancılık faaliyetleri için de önemli bir kaynak oluşturmaktadır. Uzmanlar, kuraklık nedeniyle su seviyesinin daha da düşmesinin, bu faaliyetler üzerinde de olumsuz etkiler yaratabileceği konusunda uyarıyor.