A. Buğra Tokmakoğlu/EGE TELGRAF- Dünyada ve ülkemizde her dönem trend olan konulardan biri diyet ve sağlıklı beslenme. Görsel ve işitsel medyanın yanı sıra dijital platformlar aracılığı ile de bu konuda sık sık içerik üretiliyor. Bu mesaj bombardımanı altında doğru bilgiye erişmek kolay olmasa da tüketiciler olarak neyi tüketeceğimize karar vermeliyiz.

Bu yıl meslek hayatında 10.yılını deneyimleyen uzman diyetisyen Betül Karakuş’la hem yeni kitabı Yeni Nesil Diyet’i konuştuk hem de sağlıklı beslenme ve diyet konularında önerilerini dinledik. 

Merhaba Betül, öncelikle kendini kısaca tanıtır mısın?

Ben uzman diyetisyen Betül Karakuş. Hacettepe Üniversitesi’nden mezuniyetim ardından 7 sene kadar İstanbul Dilara Koçak klinikte maceramın sonrasında, son 4 senedir İzmirliyim. 

Kısacası 10 senedir binlerce hayata dokunup beslenme danışmanlığı veren, bireylerin beslenmesiyle yaşam tarzlarını hatta hayatlarını değiştirebileceklerini anlatmaya çalışan bir beslenme uzmanıyım. 

Aynı zamanda doğa aşığı, hayvan aşığı, sürdürülebilir yaşama kafaya takmış bir eco-worker’ım. Ve dünya tatlısı bir kedi annesiyim.

Diyet ve sağlıklı beslenme konuları dünyada her dönem trend olan konular arasında yer alıyor. Aynı zamanda bu konular sosyal medya aracılığıyla da geniş kitlelere yaygın yanlış bilgilerin aktarılmasında da kullanılıyor. Bu kirlilikten arınmak için önerilerini alabilir miyim?

Bilgiye ulaşmak günümüzde çok kolay, telefonu elinizi alınca aklınızdaki soruya cevap bulmanız belki de birkaç saniye sürüyor. Böyle olunca hayatımız kolaylaştı zannediyoruz ama maruz kaldığımız içerik arttıkça doğru bilgiyi bulmak da bir o kadar zorlaşıyor. Tabii ki her konuda olduğu gibi beslenme ve diyet konusunda da uzmanından önerilere kulak vermek gerekiyor. 

Bu noktada kaynağı olmayan hiçbir bilgiye itibar etmemek gerektiğini bir kez daha hatırlatmak istiyorum. Eğer herhangi bir şey size ‘mucize sonuçlar’ vadediliyorsa o noktada durup düşünmek çok önemli, henüz kilo vermek, kolesterolü düşürmek, göbek küçültmek için bulunmuş mucizevi bir yöntem yok; eğer böyle içeriklere maruz kalıyorsanız muhtemelen birileri size sadece umut satıyor.

Sürdürülebilir Beslenme Programınızı Oluşturma Rehberi olarak tanımladığın Yeni Nesil Diyet kitabın okuyucularla buluştu. Sana bu konuda bir kitap yazmalıyım motivasyonunu sağlayan şey neydi? Kitap yazarken en çok önemsediğin ve vermek istediğin yola çıkış mesajın neydi?

Ben bu yıl meslek hayatımda onuncu yılımı geçiriyorum, her sene yüzlerce danışan takip ediyorum ve onların hayatlarına dokunmaya, beslenmelerinde ufak değişiklikler yaratmaya, yaşam tarzlarını değiştirmeye, sağlıklarını iyileştirmeye çalışıyorum. 

Diyet konusunda eski yıllardan gelen; yasaklar, kısıtlamalar ile dolu listeler algısı ne yazık ki hala çok yaygın. Ben kişinin kendine en uygun beslenme modelini bulması gerektiğini, kısa süreli sonuçlar için değil uzun vadeli değişiklikler için kendini, bedenini iyi tanıyıp doğru beslenmeyi öğrenmesini savunuyorum. Bu yüzden diyet listelerimde yasaklardan ziyade o haftanın planında dikkat edilmesi gereken neler var bunları detaylıca konuşuyoruz danışanlarımla. 

Hem uzaktan hem de ofiste danışan takibine devam ediyorum fakat benim de elimin ulaşabildiği kişi sayısı bir noktada sınırlanıyor. Aslında Yeni Nesil Diyet’in en önemli motivasyonu da benim için buydu, daha fazla kişiye ulaşabilmek, böylece herkesin beslenmeyi doğru şekilde öğrenmesini sağlamak, diyet efsanelerini aydınlatmak…

TEK TİP BESLENME DÜZENİ YOK

Kibrit kutusu kadar peynirden kahvaltı öğününü atlamamız gereken söylemlere kadar hayatımızda kendine yer bulmayı başaran diyet konusunda başarıya ulaşmak için ne gerekiyor? Zira o kadar çok başarısız diyet girişimi örneği var ki…

Gezmekten büyük keyif alacaksınız| Türkiye’nin en güzel antik kenti Gezmekten büyük keyif alacaksınız| Türkiye’nin en güzel antik kenti

Ben aslında diyette başarı, irade gibi söylemler kullanmayı bile pek sevmiyorum. Sonuçta herkese uygun tek tip bir beslenme modeli yok, kişi kendine uygun olmayan bir diyeti uyguladıysa onu sonlandırdığında başarısız olmuyor aslında. 

Bu noktada kişinin kendini iyi tanıması, vücudunun verdiği sinyalleri iyi dinliyor olması gerekiyor. Beslenme bizim için bir ihtiyaç, nefes almak kadar doğal bir eylem. Bu yüzden doğru diyeti yaptığınızı anlamak için kendinize şu iki soruyu kesinlikle sormanız gerekiyor: “Yediklerim benim için yeterli miydi, doydum mu?” ve “Bu beslenme planını uygulamaktan mutlu muyum?”

Öyleyse bizim için iki kural var: Doymak ve mutlu olmak. Zaten bu iki kurala uymazsanız diyet sizin için kısa dönem uyguladığınız bir program olarak kalır. 

Dijital mecraları iyi kullanan, alanıyla ilgili sıklıkla paylaşım yapan birisin. Dijital dünyanın sağladığı geniş kitlelere ulaşma fırsatı hakkında neler düşünüyorsun?

Ben doğru bildiğimi, mesleki deneyimimi, bilimin desteklediği bilgileri paylaşmayı çok seviyorum. Bazen görüşmelerde konuştuğumuz konulardan, bazen yakın zamanda yayımlanmış çalışmalardan destek alarak yeni içerikler hazırlamaya çalışıyorum. Şanslıyım ki takipçilerim genellikle beni ve mesleki bakış açımı anlayan kişiler ve ulaştığım kitlede ‘sezonluk diyetçi’ mantığını geride bırakabildiğim için çok mutluyum… 

Tüm bu anlattıklarım aslında sağlıklı, sürdürülebilir beslenme üzerine oluyor. İnsan sağlığını bu kadar ön planda tutan bir iş yaparken gezegen sağlığını da es geçmemek gerekiyor. Gezegen sağlığı ve sürdürülebilirlik konularına da dikkat çekmeye hep özen gösteriyorum, çünkü biz yaşadığımız gezegene iyi bakmazsak onun da bize iyi bakmasını bekleyemeyiz.

Kaynak: EGE TELGRAF