Dünya

Rusya’dan Trump’a Barış Müzakereleri Teklifi: Eğer O Başlatırsa, Görüşmelere Katılırız

Abone Ol

Gatilov, Cenevre'deki Birleşmiş Milletler delegasyonu ile yaptığı açıklamada, Trump'ın barış müzakerelerini başlatması durumunda Rusya'nın katılım göstermeyi kabul edeceğini ifade etti. Ancak, Rusya'nın bu sürecin "savaş alanındaki gerçekler" ışığında yürütülmesi gerektiğini vurguladı. Gatilov, Trump’ın daha önce Ukrayna'ya aşırı miktarda yardım gönderilmesi konusunda eleştirilerde bulunduğunu hatırlatarak, "Gerçekçi olalım, Trump'ın vaatleri gerçek olabilecek gibi değil. Ama bir siyasi süreç başlatmayı önerirse bu memnuniyetle karşılanır," dedi.

Trump, kampanya döneminde Ukrayna'ya yardımın çok fazla olduğunu belirtmiş ve kendisinin başkanlıkta olsaydı savaşın hiç başlamayacağını ifade etmişti. Başkanlığa döner dönmez Ukrayna-Rusya savaşını sonlandırma vaadi de vermişti, ancak bunun nasıl olacağına dair ayrıntılar vermemişti.

Ukrayna’nın Talepleri ve Barış Şartları

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, barışa giden yolun, tüm Rus askerlerinin ülkeden çıkarılmasını ve Rusya'nın ilhak ettiği Kırım da dahil olmak üzere tüm Ukrayna topraklarının geri verilmesini gerektirdiğini savunuyor. Zelenskiy, son olarak bu koşulları içeren bir "zafer planı" açıklamış ve ülkesinin NATO üyeliğini de önermişti. Ancak, bu talep, Rusya tarafından uzun süredir reddediliyor.

Gatilov, Ukrayna'nın mevcut savaş alanındaki zayıf konumunu da hatırlatarak, müzakerelerin sadece savaşın gerçekleri göz önünde bulundurularak yapılabileceğini belirtti.

ABD ile Diğer Bir Diyalog Fırsatı

Trump’ın seçilmesiyle birlikte, Rusya'nın ABD ile daha derin bir diyalog kurma fırsatını gördüğü de vurgulandı. Ancak, Gatilov, ABD'nin Moskova’yı sınırlamaya yönelik politikasının yeni yönetimle değişmesinin pek olası olmadığını belirtti.

Bu açıklamalar, özellikle Ukrayna'daki mevcut çatışmanın çözülmesi için barışçıl bir çözüm arayışında olan dünya kamuoyu için önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Trump’ın yeniden başkanlık koltuğuna oturması durumunda, ABD'nin dış politikasındaki yön değişiklikleri ve Rusya ile olası yeni bir diyalog süreci büyük bir merak konusu olacak.