Dünya

Rusya için Ukrayna'daki savaşın yanı sıra Wagner’in isyanı yılın olayı oldu

Rusya için Ukrayna'daki savaş ile Wagner grubuna bağlı Rus paralı savaşçıların Moskova yönetimine isyan etmesi ve Wagner’in kurucusu Yevgeniy Prigojin’in bir süre sonra uçak kazasında ölmesi 2023’ün en önemli olaylarından oldu.

Abone Ol

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in talimatıyla 24 Şubat 2022’de başlayan savaş, Donbas bölgesi başta olmak üzere Harkiv, Zaporijya ve Herson yönlerindeki cephelerde devam ediyor.

Rus askeri birlikleri, savaşın başında Ukrayna'nın Donetsk ve Luhansk bölgelerinden Kiev yönetiminin kontrolündeki bölgelere, aynı anda Rusya sınırından Harkiv, Sumi ve Çernigiv bölgelerine, Belarus üzerinden Çernobil bölgesine girdi.

Kırım üzerinden de Herson ve Melitopol bölgelerine doğru asker çıkaran Rus ordusu, hava ve karadan asker sevk ettiği Kiev'i de kuşatma altına aldı.

Ancak savaşın ikinci ayında Kiev ve Çernigiv bölgesinden Rus askerleri geri çekildi. Ruslar, ilk aylarda Berdyansk, ardından Mariupol şehirlerini kontrolü altına alarak Ukrayna'nın Azak Denizi ile bağlantısını tamamen kesti.

Daha sonra Ukrayna'nın doğusunda çatışmaları yoğunlaştıran Ruslar, "Donbas'ı özgürleştirmek" amacıyla Donetsk ve Luhansk bölgesindeki bazı yerleşim yerlerini ele geçirdi.

Ukrayna güçleri de Rus ordusunun kontrolüne giren şehir merkezlerine saldırılar düzenlemeye devam etti. Rus ve Ukrayna ordusunun karşılıklı saldırılarında sivil kayıplar yaşandı.

Liman şehirleri Odessa ve Mıkolayiv bölgelerini hedef alan Rusya, Karadeniz'de stratejik konuma sahip Yılan Adası'nı ele geçirdi. Rusya, Ada'dan çekildiğini bildirdi. Ukrayna ise Rus askerlerini Ada'dan çıkardıklarını duyurdu.

Ukrayna'nın kuzeyindeki Sumi ve çevresi, haziranda yeniden Kiev yönetiminin kontrolüne girdi. Ukrayna ordusu, geçen yıl eylülde ülkenin ikinci büyük şehri Harkiv'de saldırı düzenine geçtiğini duyurdu. İzyum, Balakliya ve Kupyansk gibi büyük şehirlerin yanı sıra 300'den fazla yerleşim biriminin kontrolü Kiev yönetimine geçti. Rusya, bu bölgelerden çekildiğini açıkladı.

Ukrayna, Avrupa ve ABD'nin silah desteğiyle 29 Ağustos 2022’de Herson'u kurtarmak için karşı saldırı başlattığını duyurdu.

Yasa dışı ilhak ettiği Herson'daki vatandaşların büyük çoğunluğunu başka bölgelere tahliye eden Rusya, 9 Kasım'da Herson şehrindeki savunma hattının Dnipro Nehri'nin sol yakasına çekileceği kararını açıkladı. Bu şekilde Rus askerleri, Herson şehir merkezinden de çekilmiş oldu.

Putin, 21 Eylül 2022’de kısmi seferberlik ilan etti. Seferberlik yoluyla 300 bin Rus vatandaşı, Ukrayna'da savaşmak üzere askerlik hizmetine girerken bazı kesimler ülkeyi terk etti.

Donbas, Zaporijya ve Herson'da referandum ve ilhak

Donetsk, Luhansk, Zaporijya ve Herson'da eylül sonunda Rusya'ya katılım için sözde referandumlar yapıldı. Yasa dışı referandumlara katılanların çoğunluğu ilhak kararına "evet" dedi.

Referandumların hemen ardından 30 Eylül 2022’de Putin, Ukrayna'nın Donetsk, Luhansk, Herson ve Zaporijya bölgelerinin Rusya tarafından ilhak edilmesine yönelik anlaşmaları imzaladı. Böylece Rusya, Kırım'dan sonra Ukrayna topraklarının yüzde 15'ini daha yasa dışı ilhak etmiş oldu.

Kerç Boğazı'ndaki Kırım Köprüsü'ne saldırılar

Rusya ile Kırım arasında yer alan köprüdeki kamyonda 8 Ekim 2022’de meydana gelen patlama sonucu 3 kişi hayatını kaybetti ve köprüde büyük hasar meydana geldi. Patlamanın Ukrayna istihbaratınca organize edildiği belirtildi.

Ukrayna, insansız deniz araçlarıyla bu yıl 17 Temmuz’da da saldırı düzenledi. Köprünün tam altında meydana gelen patlamada 2 kişi hayatını kaybederken, köprüde hasar meydana geldi.

Putin'in 2018'de resmi açılışını yaptığı ve "Kırım" ismiyle de anılan köprü, Kırım ile kara yolu bağlantısını sağlaması dolayısıyla Rusya için stratejik öneme sahip.

Rus savaş gemilerine Ukrayna saldırıları

Ukrayna, 13 Nisan 2022’de Karadeniz'de Rus Karadeniz Filosu'na ait "Moskova" isimli amiral gemisini vurduğunu açıkladı. Rus tarafı, geminin çıkan yangın sırasında gövdesinde mühimmat patlaması sonucu hasar aldığını ve battığını duyurdu.

Karadeniz’deki Rus savaş gemilerini hedefine koyan Ukrayna bu yıl 26 Aralık’ta Kırım'daki Feodosiya Üssü’ne düzenlediği güdümlü füze saldırısında Rus çıkarma gemisi "Novoçerkassk"ı vurdu. Ruslar da güdümlü füzeleri fırlatan Ukrayna'ya ait 2 Su-24 taktik uçağını imha etti. Saldırının İngiliz-Fransız uzun menzilli "Storm Shadow" adlı havadan karaya füzeleriyle gerçekleştirildiği öne sürüldü.

Sivastopol'de Rus donanmasına saldırı

Ukrayna, Sivastopol'da 29 Ekim 2022’de Rus donanmasına yönelik saldırı düzenledi. Rusya, saldırıda zarar gören gemilerin tahıl anlaşması kapsamında oluşturulan koridorun güvenliğinin sağlanması sürecinde yer aldığını belirtti.

Batı’nın Ukrayna’ya daha uzun menzilli füzeler vermesiyle Kiev, Kırım’daki Rus donanmasına yönelik saldırılarını arttırdı.

Bu yıl 22 Eylül’de de Ukrayna, Sivastopol’de Rus Karadeniz Donanmasının karargahına yönelik füze saldırısı yaptı. Moskova, donanmanın karargah binasının hasar aldığını duyururken, tadilatta olan limandaki bazı savaş gemilerinin büyük hasar aldığı iddia edildi. Rus yetkililer, Ukrayna’nın "Storm Shadow" adlı havadan karaya füzeleri kullanarak saldırıyı gerçekleştirdiğini duyurdu.

Kremlin’e İHA saldırıları yapıldı

Kremlin, 3 Mayıs'ta Ukrayna'nın, Rusya Devlet Başkanı Putin'in Kremlin Sarayı'ndaki konutuna gece İHA'larla saldırı girişiminde bulunduğunu bildirdi. Ukrayna yönetimi ise saldırılara ilişkin bilgileri bulunmadığını duyurdu.

Uzun süre kuşatılan Bahmut, Wagner tarafından ele geçirildi

Donetsk bölgesinde Kiev yönetiminin kontrolünde bulunan Bahmut şehrini geçen seneden beri kuşatan Rus paralı savaşçı grubu Wagner, 21 Mayıs’ta şehri tamamen kontrolü altına aldı. Şehrin kontrolü Rus ordusuna devredildi.

Bahmut'taki çatışmalar esnasında Rus güvenlik şirketi Wagner'in kurucusu Yevgeniy Prigojin, Rus ordusunu ve Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu'yu mühimmat vermediği gerekçesiyle hakarete varan sözlerle eleştirdi.

Ukrayna büyük çaplı karşı saldırılara geçti, ancak başarı elde edemedi

4 Haziran’dan itibaren Ukrayna ordusu büyük çaplı karşı saldırılara geçti. Ancak Rusya ve bazı Batı ülkelerinin askeri yetkilileri karşı saldırıların başarısız olduğunu duyurdu. Söz konusu "başarısızlık" Batı’nın mühimmat ve silah sözünü yerine getirememesine bağlandı.

Rusya, karşı saldırının 6 ayı boyunca Ukrayna’nın 125 binden fazla asker, 16 bin silah kaybettiğini açıkladı.

Kahovka Barajı patladı, Herson bölgesi sel altında kaldı

Herson bölgesinde yer alan ancak Rusların kontrolündeki Kahovka Hidroelektrik Santrali (HES) 6 Haziran'da patlayarak yıkıldı. Ukrayna ve Rusya, barajın patlamasından birbirlerini sorumlu tuttu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise uluslararası soruşturma komisyonu kurulmasını önerdi. Barajın yıkılmasından sonra Herson bölgesindeki bazı yerleşim yerleri sular altında kaldı, onlarca kişi hayatını kaybetti.

Wagner Rus yönetimine isyan etti, kanlı iç çatışmadan dönüldü

Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu'ya meydan okuyan Wagner'in kurucusu Yevgeniy Prigojin'in idaresindeki paralı savaşçılar, Rostov-na-Donu şehrini kontrolü altına alarak Rus Güney Askeri Bölge Karargah binasını ele geçirdi. Bir grup Wagner savaşçısı da askeri araçlarla Moskova'ya yöneldi.

FSB, Wagner'e "silahlı isyan" suçlamasıyla ceza davası açarken, devreye Belarus Cumhurbaşkanı Aleksandr Lukaşenko'nun girmesiyle isyan sona erdi. Prigojin ve savaşçılarının eylemlerine son verip Belarus'a gitmesine izin verildi ve kriz çözüldü. Moskova yönetimi, Wagner'in isyanı karşısında zor duruma düşerken, ülkede kanlı bir iç çatışmanın eşiğinden dönüldüğü ifade edildi.

Wagner’in isyanının üzerinden tam iki ay geçtikten sonra içinde Wagner'in kurucusu Yevgeniy Prigojin’in de içinde bulunduğu belirtilen özel jet Tver'de düştü. Prigojin’in yanı sıra yardımcısı ve Wagner’in kurucularından Dmitriy Utkin ile Sergey Propustin, Yevgeniy Makaryan, Aleksandr Totmin, Valeriy Çekalov, Nikolay Matuseyev’in isimlerinin yer aldığı olayda mürettebat ile toplam 10 kişi hayatını kaybetti.

Uçağın içinde bomba patlaması sonucu hadisenin meydana geldiği ifade edilse de olayın sabotaj olup olmadığına yönelik şüpheler açıklığa kavuşmadı.

Rusya ile Ukrayna arasındaki esir değişimi ve Türkiye'nin rolü

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Putin ve Zelenskiy ile yürüttüğü diplomasi trafiği sonucunda 22 Eylül 2022’de Rusya ile Ukrayna arasında 200 savaş esirinin mübadelesinin yapıldığını bildirdi. En kapsamlı değişim, Türkiye'nin yürüttüğü diplomasi trafiğiyle gerçekleşti ve değişimler arttı.

Bu kapsamda, Putin'e yakınlığıyla bilinen Ukrayna ana muhalefet partisi lideri Viktor Medvedçuk da Rusya'ya teslim edildi.

Ruslar, ilgili şartların yerine getirilmemesi gerekçesiyle tahıl anlaşmasına son verdi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın himayelerinde 22 Temmuz 2022'de Türkiye, Rusya, Ukrayna ve Birleşmiş Milletler (BM) arasında dünyadaki olası bir gıda krizini önleyecek "Tahıl ve Yiyecek Maddelerinin Ukrayna Limanlarından Emniyetli Sevki Girişimi Belgesi" imzalandı.

Rusya, "Kırım Köprüsü ve Sivastopol deniz üssüne Ukrayna'nın saldırısını" gerekçe göstererek tahıl anlaşmasını askıya almak istedi ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın girişimiyle sorun çözüldü. Anlaşmalar 120 günlük periyotlarla yinelendi. Son olarak yine Erdoğan’ın girişimiyle 17 Mayıs’tan itibaren 60 gün daha uzatıldı.

Rusya, anlaşmada kendisi ile ilgili kısmın uygulanmamasını gerekçe göstererek 17 Temmuz’da Tahıl Koridoru Anlaşması’nın fiilen son bulduğunu ve ilgili şartların uygulanması halinde tahıl anlaşmasına döneceğini duyurdu.

Koridordan 33 milyon tona yakın tahıl çıkarıldı

Türkiye'nin çabası uluslararası kamuoyunda övgüyle karşılandı. Anlaşma sayesinde 1000’den fazla gemiyle 33 milyon tona yakın tahıl ihtiyaç sahiplerine ulaştı. Koridordan geçen tahılın yüzde 40'ı Avrupa'ya, yüzde 30'u Asya'ya, yüzde 13'ü Türkiye'ye, yüzde 12'si Afrika'ya ve yüzde 5'i Orta Doğu'ya taşındı.

Ayrıca Erdoğan ve Putin, yoksul ülkelere gübre ve tahıl gönderilmesi konusunda anlaştı.

BM'ye göre Ukrayna'da 11 milyondan fazla kişi yerinden edildi

BM verilerine göre, Ukrayna'dan yaklaşık 11,3 milyon kişi yerinden edildi. Bunlardan 5,1 milyonu ülke içerisinde yerinden olurken 6,2 milyonu ise ülkeden gitmek zorunda kaldı. 17,6 milyon insan da insani yardıma muhtaç hale geldi.

BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliğine göre ise savaşta 24 Şubat 2022'den bu yana 560’tan fazlası çocuk olmak üzere en az 10 bin sivil yaşamını yitirdi, 18 bin 500’den fazla sivil yaralandı.

Ateşkes müzakereleri kesildi

Savaş devam ederken Rusya ve Ukrayna heyetleri, ateşkes sağlanması için 3'ü Belarus, biri Türkiye'de olmak üzere 4 defa yüz yüze müzakere yaptı.

Belarus'ta her iki taraf sadece çatışma bölgelerinden sivillerin tahliyesi için insani yardım koridorları konusunda anlaşabildi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın arabuluculuk girişimlerinin neticesi olarak İstanbul'da 29 Mart'ta yapılan müzakereler sonucunda Ukrayna tarafı, Rus tarafına gelecekteki olası yazılı anlaşmanın ilkelerini teslim etti, anlaşmaya çok yaklaşıldı.

Ancak Buça'daki iddialardan sonra görüşmeler kesildi. 17 Mayıs'ta Ukrayna tarafı, ülkedeki durumun çok değiştiğini ve Rusya ile müzakereleri askıya aldıklarını duyurdu.

Daha sonra müzakerelerin askıya alınmasını dönemin İngiltere Başbakanı Boris Johnson’un istediğini Ukraynalı yetkililer de dile getirdi.

Türkiye'nin arabulucu olarak barışı sağlama yönündeki bu ve bundan sonraki çabaları, dünya kamuoyunda takdirle karşılandı.

Batı, savaş nedeniyle Rusya'ya 12 yaptırım paketi uyguladı

Savaşın siyasi ve sosyal etkileriyle ekonomik alanda alınan Rusya'ya yönelik yaptırım kararları, tüm dünyada doğrudan veya dolaylı olarak etkisini gösterdi.

Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkeler, ABD ve diğer Batılı ülkeler, Ukrayna'ya askeri müdahalede bulunan Rusya'ya karşı finans, enerji, ulaşım, ihracatın kontrolü ve finansmanı ile vize politikası gibi çeşitli alanlarda yeni yaptırımlar belirledi.

AB, savaş boyunca Rusya'ya karşı 12 yaptırım paketi kabul ederek 1000'in üzerinde kişi ve 200'den fazla kuruluşa yaptırım kararı aldı.

Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırısıyla pek çok sektörde dünyada önde gelen 1000'in üzerindeki uluslararası şirket, boykot amacıyla Rusya'yı terk etti veya faaliyetlerini kısıtladı.

AB, Rus petrol ve doğal gazına yönelik tavan fiyat uygulaması kararı aldı, karara bazı diğer Batı ülkeleri de katıldı. Rusya da bu kararlara karşı yaptırımlarla yanıt verdi.