Türkiye’de organ nakli başarı oranı yüzde 95’in üzerinde, ancak kadavradan organ bağışı oranı düşük. Uzmanlar, organ bağışını artırmaya yönelik çağrıda bulundu.
Biruni Üniversitesi Hastanesi, organ bağışının önemine dikkat çekmek amacıyla Organ Bağışı Haftası kapsamında bir sempozyum düzenledi. Etkinlikte, organ nakli ve bağışının toplumsal bilinçlenme açısından önemine vurgu yapıldı.
"Organ Bağışı, Yaşama Umut Olur"
Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Biruni Üniversitesi Hastanesi Başhekim Dr. Öğretim Üyesi Abdullah Sert, organ bağışının insanlara yeniden yaşama dönme fırsatı sunduğunu belirterek, "Son yıllarda organ bağışı konusunda çok ciddi gelişmeler kaydedildi. Biz sağlık çalışanları olarak en büyük sorumluluğumuz, bu gelişmeleri hatırlamak ve insanlara hatırlatmaktır. Organ bağışını artırmak hepimizin görevidir" dedi.
Türkiye’de Kadavradan Organ Bağışı Düşük, Canlıdan Nakil Yüksek
Biruni Üniversitesi Hastanesi Genel Cerrahi ve Organ Nakli Uzmanı Doç. Dr. Halil Erbiş, Türkiye’de kadavradan organ nakli oranının dünya genelinin çok altında olduğunu belirtti. Türkiye’de yaklaşık 35 bin kişinin organ nakli için beklediğini ve kadavradan organ bağışının oranının yüzde 10 civarında olduğunu söyleyen Erbiş, "Dünya genelinde ise kadavradan nakil oranı yüzde 90’lara kadar çıkmakta, ancak Türkiye’de çoğunlukla canlıdan organ nakli yapıyoruz. Bu oran yüzde 85-90 arasında değişiyor" şeklinde konuştu.
Beyin Ölümünün Geri Dönüşü Yok
Doç. Dr. Erbiş, beyin ölümünün geri dönüşü olmadığını vurgulayarak, organ bağışı konusunda daha fazla bilinçlenilmesi gerektiğine dikkat çekti. "Bir gün hepimiz organ ihtiyacı duyabiliriz. Bu nedenle ailelerde organ bağışını konuşmak, birbirimize organ bağışı konusunda vasiyet etmek çok önemlidir. Beyin ölümünün ne olduğunu ve geri dönüşü olmadığını net bir şekilde açıklamak, insanları bilinçlendirmek gerekiyor" dedi.
Organ Naklindeki Başarı Oranı Yüksek
Doç. Dr. Halil Erbiş, Türkiye’de organ naklindeki başarı oranlarının oldukça yüksek olduğunu da belirterek, "Türkiye’de organ naklinde 1 yıllık başarı oranı yüzde 95, 5 yıllık başarı oranı ise yüzde 80-85’tir. Bu, dünyadaki birçok ülkenin başarı oranlarından oldukça yüksek bir rakam. Bu başarıyı, canlıdan nakil yaptığımız halde yakaladık. Eğer kadavradan organ nakli daha yaygın olsaydı, bu başarı oranları daha da yüksek olabilirdi" dedi.
Böbrek Hastalarına Erken Nakil Çağrısı
Biruni Üniversitesi Hastanesi Nefroloji Uzmanı Dr. Banu Erkalma Şenateş, böbrek hastalıklarının arttığına dikkat çekerek, "Kronik böbrek hastalığı, diyabet, obezite ve hipertansiyonun artışıyla birlikte giderek daha fazla kişiyi etkiliyor. Maalesef toplumda böbrek yetmezliği konusunda farkındalık oldukça düşük. Bu nedenle hastalar, böbrek nakli ya da diyaliz tedavisinde geç kalıyor. Bizim amacımız, hastaların diyalize girmeden önce organ nakli olmalarını sağlamaktır. Preemptif böbrek nakli, hastaların yaşam kalitesini artırır ve yaşam beklentisini uzatır" dedi.
Organ Bağışına Yönelik Toplumsal Farkındalık Artmalı
Sempozyumda yapılan açıklamalara göre, Türkiye’de organ bağışı oranlarının artırılması için sağlık çalışanlarının yanı sıra toplumun da duyarlı olması gerektiği vurgulandı. Organ bağışının hem fizyolojik hem de psikolojik açıdan insanları yeniden hayata bağladığı belirtilerek, organ bağışı konusunda toplumsal bir bilinç oluşturulması gerektiği ifade edildi.
