Nihat AK/EGE TELGRAF- Bütçe açığının hızla artması endişesine karşı vergilere zam yapılması, Türkiye’nin yıllardır süren mühim bir sorunu olan vergi adaletsizliğini körüklediği vurgulanıyor. Eğitim, sağlık, gıda ve inşaat sektörleri vergi indirimleri beklerken artışıyla karşılaşmanın şokunu yaşıyor. Sektör temsilcileri vergi artışlarının çözüm olmadığını ifade ediyor. Seçimden önce iktidarın verdiği vaatlerin seçimden sonra alt üst olduğunu belirten Öğrenci Veli Derneği (Veli-Der) İzmir Şube Başkanı Necati Kalafat, “Eğitim kurumları ticarethane değildir. Bir işletme olmadıkları için vergiden de muaf olmalıdır. Özel eğitim kurumları bile olsa Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlıdır. Bakanlığın denetlediği eğitim kurumlarının vergilerinin yükseltilmesi gerçekçi bir yaklaşım değildir. Bizler özel eğitim kurumlarıyla ilgilenmiyoruz. Bizler kamusal eğitimi savunuyoruz. Ama o kurumlara da giden öğrenciler de onların velileri de bu ülkenin insanları. Bir eksik görmüşler ki devlet okullarından çocuklarını almış özel okullara göndermişler. Ne vergilendirilmesi nede vergilerin arttırılması bizim açımızdan kabul edilebilir bir durum değildir” dedi.

“KEPÇEYLE ALIYORLAR”

İktidarın kaşıkla verip kepçeyle aldığını savunan VELİDER Başkanı Kalafat, “Asgari ücrete, memura, işçiye, emekliye ve emekçilere farklı oranlarda maaş zamları yaptılar. Yaptıkları zamlar ve vergi dilimi artırımlarıyla geri almaya başladılar. Kaşıkla verip kepçeyle almaya başladılar. Çocuklarını özel okullara gönderen orta kesim artık öğrencilerini bu kurumlarda okutamayacak geriye alacaktır. Eğitime yapılan giderlerin tamamı vergiden düşülebiliyordu. Şimdi onu da kaldırdılar. Bu Türkiye’deki eğitim sistemini önemsizleştirmektir. Çocuklarımızı gelecek olarak görmekten çıkartıp bir tür özelleştirmenin aracıdır” şeklinde konuştu.

“SORUNLARIMIZ TIRMANIR”

İnşaat sektörünün vergi indirimi ile önünün açılabileceğine dikkat çeken İzmir İnşaat Malzemesi Satıcıları Oda Başkanı Cumhur Taşdelen ise, “İzmir ve Türkiye’nin sağlam yapı stokuna ihtiyacı var. Yapı stokunun az olması konut fiyatlarının da kiralarının da yüksek olmasına neden oluyor. Devlet ‘Ev sahiplerine yüzde 25’den fazla zam yapmayacaksın’ diyor. Her yerde ev sahipleriyle kiracılar problemli durumda. ‘Uzlaştırmaya gidilecek’ deniyor avukatlar zengin ediliyor. Bizler geçicide olsa KDV oranının yüzde 10’a düşürülmesini talep ediyoruz. Bu KDV artışı sektörü olumsuz etkiler. Şu anda başlayan veya başlamayı planlayan inşaat projesi yok. Bizim sattığımız malzemeler tadilatlarda kullanılıyor. Şu anda üzerimizde ölü toprağı varmış gibi. Şu anda herkes birbirini bekliyor. Dün önemli inşaat malzeme üreticisi bir firmanın pazarlamacısı yanımdaydı. Daha önceki ziyaretlerinde telefonu susmak bilmezdi. Telefonu hiç çalmadı. Geyik muhabbeti yaptık” dedi.

“ESNAF AYAKTA KALAMAZ”

Esnafı temsil eden kuruluşların sesini yükseltmesi gerektiğine vurgu yapan İzmir Lokantacılar Odası Başkanı Doğan Kılıç da, “Küçük esnafın veya odaların sesini duyan yok. İzmir Esnaf ve Sanatkarları Odaları Birliği, Türkiye Lokantacılar ve Pastacılar Federasyonu, Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu vergi artışlarına karşı hükümeti uyarmalıdır. Sesini yükseltmelidir. O makamlar, esnafın sorunlarına çare arama, esnafı temsil etme noktasıdır. Biz ‘Küçük esnafın ayakta durabilmesi için vergilerin düşürülmesi gerektiğini’ söylüyoruz. İktidar KDV’yi, vergiyi, esnafın üzerindeki yükleri artırıyor. Yüzde 1 ile aldığımız ürünlerin yüzde 8 KDV ile satılmasının yanlış olduğunu söylüyorduk 1’e düşürülmesini beklerken yüzde 10’a çıkartıldı. Her gün her şeye zam geliyor. Lokantacı fiyat ayarlaması yaptığında ‘Bu çorba bu yemek bu fiyata olur mu?’ deniyor. Esnafın bu şartlar altında ayakta kalma şansı kalmıyor” ifadelerini kullandı.
Editör: TE Bilisim