Kültür-sanat

Mısır’da bulundu: 11 mühürlü mezarın sırrı çözülüyor!

Kemik dolu 11 mezar Mısır’daki Orta Krallık Döneminin sırlarını açığa çıkaracak. Arkeologlar çalışmaya başladı.

Abone Ol

Arkeologlar, Mısır’ın Orta Krallık dönemi (MÖ 1991 - MÖ 1802) ile ilişkili önemli bir keşfe imza atarak, El-Asasif nekropolünde tamamen el değmemiş bir mezar koleksiyonu buldu. Bu tarihi bulgu, Mısır’ın 12. ve 13. hanedanlarına ait cenaze törenleri hakkında yeni bilgiler sunma potansiyeline sahip.

11 Kemik Dolu Mezar ve Mühürlü Oda

Ekip, Orta Krallık’a ait 11 Mısırlının gömüldüğü mezarın içinde bir dizi önemli kalıntı ve eser ortaya çıkardı. Kazılar, Mısır ile Amerika'dan bir arkeolog grubunun ortaklaşa yürüttüğü restorasyon çalışmaları sırasında gerçekleştirilmişti. Mezarın her köşesi, binlerce yıl boyunca hiç dokunulmamış halde korunmuş, eserler orijinal yerlerinde kalmıştı.

Arkeologlar, erkek, kadın ve çocuklardan oluşan kalıntıların yanı sıra, çok değerli ve nadir buluntulara da rastladılar. Çeşitli mücevher parçaları ve günlük yaşamdan esintiler taşıyan objeler, bu dönemin önemli yüksek statülü ailelerine dair ipuçları veriyor.

Mısır’ın 12. ve 13. Hanedanlarına Ait Cenaze Törenleri

Mezarın keşfi, Mısır Turizm ve Eski Eserler Bakanlığı tarafından duyuruldu. El-Asasif nekropolündeki bu buluntu, 12. ve 13. hanedanlar dönemine dair yeni bakış açıları sağlıyor. Özellikle, mezarın içeriği, bu hanedanlardaki cenaze ritüellerinin daha önce bilinmeyen yönlerini gün yüzüne çıkarabilir.

İçeride bulunan mühürlü oda, Mısır’da 12. ve 13. hanedanlar döneminde birkaç nesil boyunca ailesel mezar olarak kullanılmıştı. Bu nadir buluntular, o dönemin zenginliğine ve sosyal yapısına dair önemli veriler sunuyor.

Eserler ve Mücevherler: Mısır’ın Gücünü Simgeleyen Objeler

Mezardan çıkan en dikkat çekici buluntulardan biri, 30 adet ametist boncuktan oluşan bir kolye oldu. Su aygırı şeklinde tasarlanmış bu kolye, Mısır kültüründe güç, zenginlik ve yaşamın sembolüydü. Aynı şekilde, kırmızı akik ve mavi-yeşil seramikten yapılmış diğer takılar da dönemin sanatsal ve kültürel yönlerini gözler önüne seriyor.

Mezarda ayrıca, şahin, yılan başı ve su aygırı figürleriyle süslenmiş kolyeler, bilezikler ve kemerler bulundu. Bu figürler, dönemin dini inançlarını ve sembolizm dünyasını yansıtıyordu.

Bakır Aynalar ve Diğer Nadir Eserler

Kazı sırasında bakırdan yapılmış aynalar da bulundu. Bunlardan biri lotus çiçeği şeklinde bir sapla tasarlanmışken, diğeri ise annelikle ilişkilendirilen Hathor tanrıçasının yüzünü taşıyan nadir bir tasarıma sahipti. Ayrıca, Venedik taşından yapılmış ve bacakları kırılmış bir heykel de buluntular arasında yer aldı. Mısır geleneklerine göre, mezarlarda bulunan heykellerin bacaklarının kırılması, ölülerin öbür dünyada zarar vermemesi için yapılan bir ritüeldi.

Mezarın İçindeki Diğer Eserler: Tütsü Masası ve Daha Fazlası

Mezarda ayrıca, tütsü koymak için yapılmış kare bir masa bulundu. Masanın alçak kenarları ve ortasında su kanalı bulunuyordu. Etrafında ise boğa başı ve ekmek somunu motifleri vardı. Bu tür objeler, Mısır’ın ölüm ve öbür dünya inançlarına dair derin ipuçları veriyor.

Kazılar Devam Ediyor: Yeni Sırlar Ortaya Çıkabilir

Mezarlıkta yürütülen kazılar devam ederken, arkeologlar daha fazla sır açığa çıkarmayı umuyor. Özellikle su aygırı başları ve diğer benzersiz objelerin keşfi, bölgenin daha önce bilinmeyen yönlerine ışık tutabilir.