Didar DEMİRCİ/EGE TELGRAF- Pandemi ve depremde artan karavan kullanımı İzmir’de yeni bir sorunun ortaya çıkmasına neden oldu. Zaten otopark sıkıntısı çeken İzmirliler bir de karavancıların yanlış park tercihleri nedeniyle araçlarına hiç yer bulamaz oldu. Mavişehir’deki tabloyu Ege Telgraf’ın kent gündemine taşımasının ardından İzmir Büyükşehir Belediyesi ekipleri hareket geçmiş ve yol kenarlarına bırakılan karavanların kaldırılması için çalışma başlatmıştı. Tüm bunlara karşılık karavanı olan vatandaşların kamp ve kışlama (kış sezonunda karavanlarını bıraktıkları park alanı) ihtiyacı hala sürüyor. Kentin bu yeni sorununa ilişkin konunun taraflarından bilgi aldık. İzmir Kamp ve Karavan Derneği Başkanı Erdal Altın, yaşanan sorunun iki yönü olduğuna dikkati çekti.
‘SÖZLER TUTULMADI’
Deprem felaketlerinin ardından karavan kullanımının daha da artığına vurgu yapan Başkan Altın, artan karavan sayısının yeni park alanları ihtiyacına sebep olduğunu söyledi. Altın ayrıcı, eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in kendilerine karavan parkları sözü verdiğini ancak gelinen noktada bu sözlerin tutulmadığını; İzmir’de var olan karavan park alanlarının hem fiyatının yüksek olması hem de yönetimsel olarak sorunlu olması sebebiyle tercih edilmediğini aktardı. Altın, “Kimsenin kalkıp da Konak Meydanı’nda bir karavan parkı beklentisi yok. İzmir’in güneyinde, kuzeyinde ve doğusunda atıl arazilere kışlama anlamında bir alan oluşturulabilir. Biz kamp yapacağımız bir yer de istemiyoruz artık. Ama belediyeler sadece para peşinde olmaya başladı. Biz Büyükşehir’le çok görüşme yaptık. Sadece Seferihisar Belediyesi bu konuda doğru bir iş yaptı. Foça’da yer var ancak fiyat bakımından düzeysizlik var. Çünkü kimine bin, kimine de 500-600 TL deniyor. Karavancılar da bunu duyduğu zaman bir ciddiyetsizlik, saçmalık oldu. Orada kapıya koydukları insanların biraz daha düzeyli olmasında fayda var” dedi.
‘YANLIŞ YAPIYORLAR’
Karavancıların da yaptığının yanlış olduğunun altını çizen Altın, “Öyle Karşıyaka’da, Bostanlı’da o şekilde karavan park edilmez. İlla denize sıfır olacak diye bir kaide yok. Gidin karavanınızı arka taraflara bir yere koyun. Sonra denizin kenarına geçip oturun. Karavan kültürü başka bir şey. Başkasını rahatsız etmemekten geçer. Bunları biz de konuşuyoruz ama tabii ki bizim ülkemizde zor bazı şeyler” ifadelerini kullandı. Çözümün başlangıcı olarak belediyelerin makul fiyata hizmet vermesi gerektiğinin altını çizen Altın, “Çünkü belediye o, özel işletme değil” mesajını verdi.
Karavan sayısının artmasına karşın sayı olarak tespit edemediklerini, bu durumun sebebinin de Türkiye’de karavan sahibi olmanın çok kolay olmasından kaynaklı olduğunu belirten Altın, “Merdiven altı o kadar çok karavan üretimi var ki… Q1 belgesi dediğimiz O1 belgesi dediğimiz belgesi olmayan, 750 kilo altı karavanlar var. Gidip bakkaldan alır gibi alıp kullanmaya başlıyorsunuz. Onun kaydını nasıl yapacaksınız? Ne kadar olduğunu nasıl tespit edeceksiniz. Bakın dikkat edin bütün karavanlara, hep 750 kilo altında olan karavanlardır. Hiçbir belgesi olmayan karavanlar. Devlette bir karşılığı yok, kolay alınabilir ve o nedenle sayısı artıyor. Karavancılığın tanımı bile olmayan bir ülkede yaşıyoruz. Çünkü karavan özel amaçlı bir taşıtsa, bugün ben kendi özel aracıma 2 yılda bir vizeye giriyorsam karavana her yıl diyorlar. Karavanı kullanım süremiz ne kadar, bir düşünmeleri lazım. O kadar çok sorun var ki kimsenin umurunda değil” dedi.Karavan kullanımına ilişkin Avrupa’dan örnek veren Altın, “Avrupa’da karavan çöplüğü yok. Bugün moto karavan yaptırmak isterseniz sıfır karavan alıp yapamazsınız. Devlet o zaman sizden ÖTV ve KDV alıyor. 5 yıldan düşük modeli olacak. Sıfır karavan yapmanıza müsaade etmeyen bir zihniyet. O zaman hep eski karavan kullanmanız gerekiyor. Yeni model bir aracı karavan yapanı göremezsiniz. Ama Avrupa’da çok farklı sistem. Avrupa’da kamp alanları bile çok faklı” diye konuştu.
‘PARK DA DÜŞÜNÜLMELİ’
Kent merkezindeki park alanlarında yaşanan karavan istilasını daha önce Büyükşehir meclis gündemine taşıyan ve bu sorunun çözümü için önerge veren İzmir Büyükşehir Belediyesi AK Parti Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe de “Bir Sasalı’da bir de Bornova’da iki karavan yeri var. Fakat burası paralı olduğu için karavancılar gitmiyor. Karavancı örneğin Buca’da, Bayındır’da oturuyor ama karavanını getirip Karşıyaka ya da Mavişehir’e bırakıyor. Vatandaşın otopark alanına bırakıyorlar ve buralarda karavanlar 8-9 ay kalıyor. Karavanı olan vatandaş ya kendi otoparklarına koyacak ya da paralı olan alanlardaki yerlere koyacak. Kimsenin gelip de başka bir vatandaşın otoparkını işgal etmeye hakkı yok. Ben karavan aldım, getirip denizin dibine koyayım. Karşıyaka Balıkçı Barınağı karavan dolu. Ev kiraları çok pahalı diye ben sizin gelip balkonunuza yerleşiyorum. Bu böyle bir şey. Karavan almadan önce bakacak ben bunu nereye bırakacağım. Ben bunu getirip sizin otoparkınıza bırakırsam siz onay verir misiniz? Hayır! Karavan yerleri de var. Olan yerler boş. Buralar paralı olduğu için boş. Bu arkadaşlar gelip kolay yer olarak deniz kenarına bırakıyor. Bazıları gecelik kiraya veriyor. Her taraf karavan. Herkes şikayetçi. Ben de karavan almak istiyorum. Ama benim bırakacak yerim yok” dedi.
