Atatürk Üniversitesi tarafından kurulan Hurufat Baskı Müzesi, matbaacılığın evrimini gözler önüne seriyor. 38 farklı makine ve on binlerce metal harf ile baskı dünyasına dair zengin bir koleksiyon sunan müze, öğrenci ve araştırmacılara da önemli bir kaynak oluşturuyor.
Erzurum’da Atatürk Üniversitesi bünyesinde geçtiğimiz ay açılan Hurufat Baskı Müzesi, matbaacılığın tarihsel yolculuğunu keşfetmek isteyenlere ilham veriyor. Müze, baskı sanatının gelişimini gösteren 38 farklı makine ve sayısız metal harf koleksiyonu ile Türkiye'nin baskı alanındaki en kapsamlı müzesi olarak dikkat çekiyor. Ziyaretçiler, bu özel alanda matbaacılıkla ilgili derinlemesine bilgi edinebilir, farklı baskı makineleri ve tarihi malzemeleri inceleyebilirler.
Müze, baskı sürecinde kullanılan hurufat yani metal harfler ile tarihi makineleri bir arada sergiliyor. Metal harfler arasında yalnızca Latin alfabesindeki harfler değil, aynı zamanda Arapça karakterler de bulunuyor, bu da müzeye farklı bir değer katıyor. Ayrıca, matematik sembollerini içeren metal harfler de ziyaretçilerin ilgisini çekiyor.
Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Tasarım Araştırma ve Uygulama Koordinatörü Doç. Dr. Mehmet Ferruh Haşıloğlu, müzede baskı öncesi, baskı ve baskı sonrası makinelerin bulunduğuna dikkat çekiyor. Ayrıca, geleneksel yöntemlerle kağıt üretiminin yapıldığı bir atölye de müzede yer almakta. Müzede, yıllarca kullanılan ve hala bozulmamış kalıplar da sergileniyor.
Müze, hem matbaacılık tarihine ilgi duyanlar hem de bu alanda akademik çalışmalar yapan öğrenci ve araştırmacılar için önemli bir bilgi kaynağı olarak hizmet veriyor. Hafta içi 09.30-16.00 saatleri arasında ücretsiz ziyaret edilebilen Hurufat Baskı Müzesi, matbaacılığın geçmişini keşfetmek isteyen herkese kapılarını açıyor.