Berna SEVER- EGE TELGRAF/ Osteoporoz, halk arasında "kemik erimesi" olarak bilinen, kemiklerin güçsüzleşmesine ve kırılma riskinin artmasına neden olan bir hastalıktır. Genellikle, bu hastalık belirti vermeye başladığında, durum oldukça ilerlemiş durumdadır. Osteoporozun başlıca belirtileri arasında boyun, sırt ve belde ağrı, boyda kısalma, vücudun öne doğru eğilmesi ve kamburlaşma yer alır. Ayrıca, el bileği, kalça ve omurga gibi bölgelerde kırıklar meydana gelebilir.

Genetik geçişli bir hastalık

Osteoporoz, genetik geçişli bir hastalıktır. Ailede osteoporoz öyküsü bulunan bireylerin bu duruma karşı önlem alması büyük önem taşır. Beslenme, osteoporoz riskini etkileyen en önemli faktörlerden biridir. Kalsiyumdan fakir, proteinden zengin bir diyet, fazla alkol ve kahve tüketimi ile sigara kullanımı, osteoporoz açısından önemli risk oluşturur. Özellikle tiroid hastalarında kortikosteroid tedavisi ve kullanılan diğer ilaçlar, kemik erimesi riskini artırabilir. Ayrıca, uzun süreli yatak istirahati gerektiren hastalıklar ve hareketsiz yaşam tarzı da osteoporoz riskini yükseltmektedir.

Doğru beslenmek ve takviyeler hayat kurtarıyor

Menopoza giren her kadının, kemik sağlığını korumak adına ilk olarak bir baz kemik yoğunluk ölçümü yaptırması önerilmektedir. Bu ölçüm sonucuna göre belirli aralıklarla takip yapılması gerektiği vurgulanmaktadır. Kalsiyumdan zengin bir beslenme şekli, kalsiyum ve D vitamini takviyeleri ile desteklenerek koruyucu tedavi yöntemleri uygulanabilir. Kemik erimesi geliştiğinde, kemik kaybını önlemeye yönelik tedaviler de mevcuttur. Özellikle erken menopoz döneminde östrojen tedavisi önerilmektedir. Bunun yanı sıra, düzenli yürüyüş ve kemik yapımını artıran egzersizler, osteoporozun önlenmesi için önerilen etkili tedavi yöntemleri arasında yer almaktadır.

UMKE, Elazığ ve Malatya'da deprem hazırlık tatbikatı gerçekleştirdi UMKE, Elazığ ve Malatya'da deprem hazırlık tatbikatı gerçekleştirdi

Düzenli fiziksel aktivite riski azaltıyor

Osteoporoz, dikkat edilmediği takdirde yaşam kalitesini olumsuz etkileyen bir hastalık olabilir. Erken teşhis ve önleyici tedbirler, kemik sağlığının korunmasında büyük rol oynamaktadır. Sağlıklı beslenme alışkanlıkları ve düzenli fiziksel aktivite, osteoporoz riskini azaltmak için atılacak önemli adımlardandır. Bu nedenle, özellikle risk grubunda yer alan bireylerin, kemik sağlığına dair bilinçlenmesi ve düzenli kontroller yaptırması hayati öneme sahiptir.

Kaynak: EGE TELGRAF