Endometriozis, dünyada ve Türkiye’de birçok kadını etkileyen bir sağlık sorunu. Halk arasında "çikolata kisti" olarak bilinen bu hastalık, her 10 kadından birinde görülüyor. Uzmanlar, hastaların sıklıkla geçmeyen pelvik ağrılarından şikayetçi olduğunu belirtiyor ve bu şikayetlerin endometriozisle ilişkili olabileceğini vurguluyor. Kısırlık, bu hastalığın en sık görülen etkilerinden biri olup, kısırlık şikayetiyle gelen hastaların yaklaşık yarısında endometriozis tespit edilebiliyor. Ayrıca, ağrıların genellikle "Zaten sürekli karnım ağrıyor" şeklinde geçiştirilebileceği ve tedavi edilmezse hastalığın daha da yayılabileceği konusunda uyarılarda bulunuluyor.
Endometriozis, rahim içi dokusunun rahim dışında yerleşmesi sonucu ortaya çıkar ve halk arasında "çikolata kisti" olarak bilinen kistlere yol açar. İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü Eğitim Sorumlusu Doç. Dr. Nil Atakul ve Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü'nden Op. Dr. Aliye Erdoğan, hastalığın belirtilerinin sıklıkla göz ardı edilebileceğini ifade ediyor. Özellikle adet dönemi ağrıları ve kronik pelvik ağrılar bu hastalığın yaygın belirtileri arasında yer alıyor. Erken teşhis ve tedavi, hastalığın seyrini olumlu yönde etkileyebiliyor. Tedavi seçenekleri, hastanın yaşına, hastalığın şiddetine ve çocuk sahibi olma isteğine göre şekillendiriliyor.
Doç. Dr. Atakul, endometriozis tanısının zorlayıcı olabileceğini belirterek, genellikle adet ağrıları ve ağrı kesicilere yanıt vermeyen kronik pelvik ağrılarla kendini gösterdiğini söylüyor. Endometriozis, infertiliteye de neden olabilir; tüplerde yapışıklıklar ve genişlemeler görülebilir. Ailede endometriozis öyküsü olmayan bir kadında bile bu hastalık görülebilir. Endometriozis her zaman çikolata kisti oluşturmaz, ancak bu kistler genellikle endometriozisin yumurtalıklarda bulunan şeklidir.
Op. Dr. Aliye Erdoğan ise hastaların belirtilerine dikkat etmeleri gerektiğini belirtiyor. Endometriozis, özellikle üreme çağındaki kadınlarda sıkça görülüyor ve semptomlarının bilinmemesi nedeniyle tanı konulması zor olabiliyor. Ağrılı adet dönemi, ağrılı cinsel ilişki ve kronik kabızlık gibi belirtiler endometriozisle ilişkilendirilebilir. Kısırlık şikayetiyle gelen hastaların da yarısında endometriozis tespit edilebiliyor, bu nedenle daha ayrıntılı incelemeler yapılması önemlidir.
Tedavi sürecine gelince, Op. Dr. Erdoğan, hastaların ağrı ya da çocuk sahibi olma isteğine göre tedavi seçeneklerini belirlediklerini söylüyor. Medikal tedaviye yanıt alınmazsa cerrahi seçenekler devreye giriyor. Özellikle yumurtalık kistlerinin çıkarılması ve yapışıklıkların açılması hedefleniyor. Ağrılı adetlerin genellikle "normal" olarak görülmesi nedeniyle hastalar geç başvurabiliyor. Ancak, tedavi edilmediğinde hastalık daha da ilerleyebilir, çünkü endometriozis hormonal bir süreçle yayılabilir.