Berna SEVER- EGE TELGRAF/ Dünya Diyabet Günü, her yıl olduğu gibi bu sene de kutlandı. Ancak bu özel günde, diyabetin tedavisinde gerçekten bir ilerleme kaydedilip edilmediği, yeni bulguların paylaşılıp paylaşılmadığı veya hastaların yaşamlarını iyileştirecek önemli adımlar atılıp atılmadığı tartışma konusu olmaktan çıkmadı. Maalesef, bu tür günler genellikle insülinin 100. yılı gibi simgesel kutlamalarla sınırlı kalmakta ve diyabet hastalarına daha düşük hedefler sunulmaktadır. Ancak, bu hedefler, hastaların gerçek iyileşmelerine katkı sağlamaktan çok, daha fazla tedavi süreci ve ilaç kullanımına yol açmaktadır.
Kapitalist Tıp Sistemi ve Diyabet Tedavisi
Modern tıbbın diyabet tedavisindeki yaklaşımı, pek çok açıdan sorgulanmaktadır. Kapitalist tıp sistemi, diyabet hastalarına sadece ilaç ve insülin tedavisi sunarken, hastaların yaşam kalitesini iyileştirecek anlamlı adımlar atmaktan kaçınmaktadır. Oysa, diyabetin tedavisi için daha doğal ve beslenme temelli yaklaşımlar benimsenebilir. Diyabetin sadece bir ilaçla kontrol altına alınması, hastaların daha kötüye gitmesine neden olmaktadır. Dünyada tedavi edilen bir diyabet hastasından söz etmek neredeyse imkansızdır.
Beslenme Düzeninin Önemi: Karbonhidrat ve Glutenin Rolü
Günümüzde diyabetin tedavisinde beslenme düzeninin değiştirilmesi, hastaların iyileşmesinde en önemli faktörlerden biri olarak kabul edilmektedir. Diyabetin temel nedeni, "karbonhidrat toksisitesi" ve "gluten intoleransı" olarak tanımlanabilir. Bu sebeple, diyabet hastalarının tedavi edilmesi için en etkili yöntem, beslenmelerinden karbonhidratları ve gluten içeren gıdaları çıkararak, tamamen farklı bir beslenme düzenine geçmeleridir. Bu yöntemle, on binlerce diyabet hastası ilaçlarını bırakıp tamamen iyileşmiş ve yaşam kalitelerini artırmıştır.
Modern Tıbbın Yetersizliği ve Yanlış Tedavi Yöntemleri
Ancak, modern tıbbın sunduğu tedavi yöntemleri, çoğu zaman hastaları daha da kötüleştirerek, komplikasyonların gelişmesine neden olmaktadır. Diyabet hastalarına uygulanan tedavi, hastaların sağlık durumlarını iyileştirmekten çok, kardiyovasküler hastalıklar, kanser, böbrek yetmezliği ve daha pek çok ciddi komplikasyona yol açmaktadır. Diyabet, günümüzde dünyada en fazla ölüme yol açan hastalık olarak karşımıza çıkmaktadır. Modern tıp, hala diyabet tedavisinde yanlış bir yol izleyerek, hastaların tedavi sürecini ve yaşamlarını olumsuz etkilemektedir.
Diyabetin Tedavisinde Doğru Yöntem: Beslenme Değişikliği
Diyabet hastalarının sağlığını kontrol altına almak ve iyileşmelerini sağlamak için atılacak ilk adım, doğru beslenme düzenine geçmektir. Günlük 180 gram karbonhidrat içeren diyetler ve ilaç tedavisi, hastaları iyileştirmemekte aksine daha fazla komplikasyona yol açmaktadır. Karbonhidratları ve gluten içeren gıdaları diyetlerinden çıkaran hastalar, doğal bir tedavi yöntemiyle iyileşmiş ve ilaçlarını bırakabilmiştir.
Tip 2 Diyabetin Beslenme Düzeniyle Tedavisi
Dünya çapında 545 milyonun üzerinde diyabet hastası bulunuyor ve bunların büyük bir kısmı Tip 2 diyabet hastalarından oluşuyor. Tip 2 diyabet, beslenme düzeninin değiştirilmesiyle tamamen tedavi edilebilir. Bu hastalar, basit bir beslenme değişikliği ile şifa bulmuş ve yaşam kalitelerini artırmıştır. Diyabetin tedavisinde kullanılan yanlış beslenme modelleri ve ilaç tedavileri, hastaların sağlıklarını daha da kötüleştirmektedir.
Diyabetin Tedavisinde Devrim Niteliğinde Bir Adım
Sonuç olarak, diyabetin tedavisinde modern tıbbın yaklaşımı değişmeli ve hastalara daha doğru ve bilimsel tedavi yöntemleri sunulmalıdır. Diyabetin yaygınlaşmasının temel nedeni, yanlış tedavi yöntemleridir. Bu durum, hem bireysel hem de toplumsal sağlık açısından ciddi bir sorun teşkil etmektedir. Diyabet hastalarına sağlıklı beslenme alışkanlıkları kazandırarak, bu hastalıktan kurtulmalarına yardımcı olmak mümkündür.