İzmir’in CHP’li belediyelerin yönetiminde herkesin yaşamak istediği ve ülkenin en çok göç alan kentlerinden biri olduğuna değinen Alaattin Yüksel; “Cumhuriyet Halk Partisi olarak emeğin örgütlenmesini her zaman destekledik. Bir kentte örgütlenme her alanda ne kadar güçlü olursa toplumsal kalkınma da o denli güçlü olur. Ticaretten kültür sanata, tarımdan sanayiye kadar kentin tüm dinamikleri bir araya gelip örgütlenerek adaletli ve hakça bir düzen arayışını yükseltmelidir. İzmir’de bunu başaracağız” dedi.
“Sosyal belediyeciliği daha ileriye taşıyacağız”
Ülkeyi iflasa sürükleyen tek adam yönetiminin demokrasi aşığı İzmir halkını sürekli cezalandırdığını dile getiren Alaattin Yüksel şunları söyledi: “Cumhurbaşkanlığı 2024 yılı yatırım programında Halkapınar-Otogar metro hattının yapımı için geçmiş yıllarda olduğu gibi 3 bin TL’lik sembolik bütçe ayrıldı. İzmir’in CHP’li belediyeleri her türlü engele rağmen insanı odağına alarak sosyal belediyecilik yapıyor. Kaynakların verimli kullanılması ile hizmetin en geniş kesimlere götürülmesi, daha planlı bir şekilde yapılarak İzmir’in Türkiye’nin yanı sıra örnek bir dünya kenti olarak öne çıkmasını sosyal belediyecilik sağlayacaktır.”
“Emekçiler ve emekliler yaşam savaşı veriyor” “Beceriksiz ekonomik politikalarını sürdürerek emekçiler ve emeklileri açlıkla mücadele eder duruma getiren ‘Saray İktidarının’ ülke sorunlarını çözemediği ortadadır. Asgari ücret açıklanan haliyle emekçilerimizi açlık sınırının altında yaşamaya mahkum etmiştir. Emeklilere yapılan zam uygulamasında da iktidarın aynı tutumu sergiledi. Yerel seçim, bu iktidara ‘Dur’ demenin bir aracı olarak öne çıkıyor. Ezilen toplum kesimlerini bu iktidara kırmızı kart göstermeye davet ediyoruz” açıklamasını yapan Alaattin Yüksel, CHP’li belediyelerin İzmir’in yoksul bir kent değil, varsıl bir kent olması için var güçleri ile toplumla bütünleşip ortaklaşarak çalışacaklarını da sözlerine ekledi.