Beni bilenler Çeşme’yi ne kadar sevdiğimi de bilir… Anne tarafından bir Çeşmeli olarak Eylül ayının bu kentin en güzel zamanı olduğunu söyleyebilirim.
Okullar açıldı, pek çok kişi şehre döndü ama Çeşme hala hareketli hala güzel. Bu kentin tadını çıkarmanın şimdi tam zamanı…
Çeşme’den bir de güzel haber var. 1980’li ve 90’lı yıllara damgasını vuran, efsane müzik festivali arasında yer alan Çeşme Festivali, “Müzik & Kültür Duraklarıyla” yeniden hayata geçiyor. Çeşme Belediyesi tarafından, 21-24 Eylül tarihleri arasında, büyük bir heyecanla ve zengin bir programla gerçekleştirilecek festivalin bu yılki teması ise “Akdeniz” olacakmış…
Çok uzun bir aradan sonra Çeşme Belediye Başkanı M. Ekrem Oran tarafından 2019 yılında “Ege’nin İki Yakası” temasıyla yeniden gerçekleştirilen, geçtiğimiz yıl “Balkan Günleri” teması ile yapılan Çeşme Festivali bu yıl 21-24 Eylül tarihleri arasında düzenlenecek. Birbirinden değerli isimlerin ve grupların sahne alacağı festival, tarih, dans, müzik ve yemek kültürü buluşmalarına ev sahipliği yapacak. Çeşme’nin birçok noktasında gün boyu devam edecek etkinliklerin yanı sıra her akşam dünyaca ünlü isimler sahne alacak.
Akdeniz’in ışıl ışıl renklerini, kıpır kıpır ezgilerini, samimi sohbetlerini, sonbaharda hafif serinliğiyle Çeşme’nin büyüleyici güzelliğini paylaşmak için ben orada olacağım. Sakın kaçırmayın!
Labada’dan gastronomik bir deneyim yolculuğu…
Bana yine Denizli yolları göründü. Geçtiğimiz yıl Dude Table’ın kurucusu Funda İnansal
organizasyonu ile harika bir Denizli çıkarması yapmış ve kenti keşfetme imkanı yakalamıştık. Denizli’nin güzel restoranı Labada’nın kurucusu Gonca Saldanlı bizi çok iyi ağırlamıştı. Bu yıl da çok sevdiğim meslektaşlarım ile iki gün boyunca Labada’nın misafiri olarak Denizli’ye gideceğim. Peki bizi Denizli’de neler bekliyor birlikte bir göz atalım…
Labada 5. senesini Denizli gastronomisini ülke çapında duyuracağı bir gastronomik deneyimle kutluyor. Denizli gastronomisinin en önemli değerlerini tüm ülkeye duyurmak için gastrononomik bir deneyim tasarladılar.
Denizli’nin köklü ailelerinden Saldanlı’ya mensup, Yeditepe Üniversitesi Gastronomi bölümü mezunu Gonca Saldanlı’nın kurucusu olduğu işletme ismini bölgede yetişen Labada bitkisinden (evelik otu) alıyor. Labada Brasserie mevsime göre güncellenen menüsüyle bölgenin zenginliğini tabaklara yansıtıyor. Toprağın bereketinden ve doğanın öğreticiliğinden ilham alan restoran, menülerini lezzeti ve mevsimselliği temel alarak oluşturuyor. Denizli’de günün her saatinde ziyaret edilebilen ve kaliteli malzemelerle hazırlanan lezzetli yemeklerle iyi vakit geçirebileceğiniz Labada Brasserie, nezih ortamında konuklarına keyifli bir lezzet deneyimi sunuyor.
İki gün boyunca hasat deneyiminden bağ bozumuna kadar farklı deneyimler yaşayacağımız, heyecanla beklediğim bu seyahatin detaylarını kısaca size bahsettim. Denizli yolculuğunu haftaya sizlere detaylı olarak anlatacağım, takipte kalın…