Ekonomi

Battı balık yan gider yeni vergi dibe iter!

Borç batağında nefesi daralan, icra kapılarında umut arayan yüz binlerce vatandaşın omuzlarına eklenmeye çalışılan yeni yük, adaletin ve vicdanın terazisinde sallanıyor

Abone Ol

Nihat AK/EGE TELGRAF- Yılbaşından bu yana batık kredi kartı borcu yüzde 191,8 arttı. Her gün biriken yükle, bireysel kredilerdeki borçlar 344 milyar liraya, kredi kartı borçları ise 504 milyar liraya ulaştı. Borcunu ödeyemeyenlerin sayısı çığ gibi büyüdü, umutlar ise küçüldü. Şimdi bu ağır yükün üzerine, savunma sanayi için ek vergi gölgesi düşüyor.

‘VERGİDE ADALET’

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in yeni vergi adımlarının Magna Carta'yı hatırlattığını belirten ekonomist Dr. Osman Sirkeci, “Bu yeni vergiler tarihsel bir çağrışım yapıyor. İngiliz soyluları, savaş tehlikesi bahanesiyle alınmak istenen yeni vergilere tepki göstermiş, vergi koyulurken kendilerine danışılmadan karar alınmasına karşı çıkmışlardı. Bugün de benzer bir durum yaşanıyor. Şimşek, artık klasik vergi kalemleriyle gelir elde edemediği için yeni adımlar atıyor. Limiti yüksek kredi kartları, emlak ve araç alımlarında da işlem değerinden bağımsız olarak sabit vergi kesilecek. Bu durum, vergi adaleti açısından ciddi bir sorun yaratıyor” dedi. 

‘DENETİM DIŞI’

Toplanan vergilerin merkezi bütçeye aktarılmayacak olmasının da başka bir endişe kaynağı olduğunu vurgulayan ekonomist Sirkeci, "Bu fon, Sayıştay denetiminin dışında olacak ve savunma sanayii şirketlerine kaynak sağlamak için kullanılacak. Türkiye’nin halihazırda dünya çapında yedi büyük savunma sanayii şirketi var. Eğer bu kadar güçlü bir sektörümüz varsa, bu kadar ek fona neden ihtiyaç duyuluyor? Bu kaynaklar dar gelirli vatandaşlardan alınarak büyük şirketlere mi aktarılacak?" diye sordu.

‘BORCA VERGİ’

Borca vergi konulamayacağını savunan ekonomist Prof. Dr. Hüsnü Erkan da, “Kredi kartı dediğiniz, aslında bir kredi türüdür. Tüketiciye belli bir süreyle sınırlı olarak borçlanma imkânı tanır. Borca vergi koymak hem hukuki açıdan hem de ekonomik açıdan doğru değildir. Vergi kanunla çıkar ve meclisten geçmesi gerekir. Verginin devletin bütçe gelirleri içinde yer alması gerekir. Harcamalar da bütçe gideri olarak gösterilmelidir. Burada kanun devleti ya da hukuk devleti anlayışının gerektirdiği ilkeli ve kararlı bir tavır yok. Vergiyi de bu keyfilikle yönetmeye çalışıyorlar. Devlet olmanın üç temel unsuru vardır: vatan, bayrak ve vergi. Vergi almak, devlet olmanın gereğidir, ancak bu keyfi bir şekilde olmaz. Vergi ancak kanunla alınır, öyle canım istedi diye vergi koyamazsınız. Ayrıca, vatandaş bu vergiye razı mı? Vergi alınacaksa, bu paranın halk için harcanması gerektiğini herkes bilir. Evet, savunma harcamaları önemlidir  ama bu harcamaların bütçeden yapılması gerekir. Ayrıca, bu savunma harcamalarının kimlere ve nasıl dağıtılacağı da çok önemli. Yandaşlara mı gidecek, yoksa ulusal sanayiye mi? Bunlar da hâlâ büyük bir soru işareti” ifadelerini kullandı. 

‘KASA BOŞ’

Yeni vergi paketinin derinlemesine irdelenmesi gerektiğini belirten finans uzmanı Irmak Nural ise “Savunma sanayimiz gerçekten bu kadar geri mi kaldı ki böyle bir ihtiyaç ortaya çıktı? Normalde, savunma sanayine bütçeden ayrılan bir pay var, değil mi? Peki, bu pay kullanılmadı mı? Savunma sanayi başka yerlerde mi kullanıldı da şimdi böyle bir ek kaynağa ihtiyaç doğdu? İleride daha stratejik bir durumla mı karşı karşıya kalacağız da savunma sanayini ekstra güçlendirmek gerekiyor? Finans uzmanı olarak söylüyorum, kredi dediğimiz şey bir borçtur. Borç üzerinden vergi almak çok doğru değil. Kasa boş olduğu için her şeyden bir vergi yaratılmaya çalışılıyor. Bakalım daha nerelerden vergi alacaklar. Zaten dolaylı vergiler açısından dünyanın en fazla vergi ödeyen ülkelerinden biriyiz” diye konuştu.