Prof. Dr. Mehmet Ali Öktem, Türkiye'de tespit edilen 6 Batı Nil virüsü vakası hakkında önemli uyarılarda bulundu. Öktem, Türkiye'nin batı illerinin risk altında olduğunu belirtti ve “Virüsü kapan çoğu hasta grip benzeri belirtiler gösteriyor. Ancak virüsün aşısı bulunmuyor, bu yüzden sineklerden korunmak hayati önem taşıyor” dedi. Ayrıca, virüsün beyin iltihabına yol açabileceğini ve bu durumun ölümcül sonuçlar doğurabileceğini vurguladı.
Sağlık Bakanlığı'nın açıklamasına göre, Türkiye'de 6 kişide Batı Nil virüsü tespit edildi. Bu durum, vatandaşlar arasında endişeye yol açtı ve virüsün nasıl bulaştığı ile korunma yöntemleri hakkında bilgi arayışını artırdı. Dokuz Eylül Üniversitesi'nden Prof. Dr. Mehmet Ali Öktem, virüsün aşısı veya özel bir tedavisinin bulunmadığını açıkladı.
Prof. Dr. Öktem, Batı Nil virüsünün, enfekte kuşların kanını emen ve Türkiye'de yaygın olan Culex cinsi sivrisinekler aracılığıyla insanlara bulaştığını belirtti. “Virüs genellikle bu tür sivrisineklerle bulaşıyor; ancak diğer sivrisinek türleriyle de bulaşma ihtimali var” dedi.
VİRÜSÜN BELİRTİLERİ NELERDİR?
Virüsü kapmış her 5 kişiden 1’inde ateş, ishal, kusma, eklem ağrıları, baş ağrısı, vücut ağrıları veya döküntüler gibi belirtiler görülebilir. Prof. Dr. Öktem, virüsü alan kişilerin bir kısmında ensefalit (beyin iltihabı) veya menenjit (beyin ve omurilik zarı iltihabı) gibi ciddi nörolojik hastalıkların gelişebileceğini belirtti. Nörolojik belirtiler arasında baş ağrısı, yüksek ateş, ense sertliği, oryantasyon bozukluğu, koma, titremeler, nöbetler veya felç bulunabilir. Çoğu hasta bu tür Batı Nil ateşinden tamamen iyileşirken, yorgunluk ve halsizlik haftalar veya aylar sürebilir. Virüs sadece enfekte kuşlarla temas etmiş sivrisineklerden bulaşır; her sivrisinek taşıyıcı değildir.
TÜRKİYE'NİN BATI BÖLGELERİ DAHA RİSKLİ
Batı Nil virüsü, ilk olarak Uganda'nın Batı Nil bölgesinde tanımlandı ve kuşların göç yolları nedeniyle dünyanın çeşitli bölgelerine yayıldı. Türkiye'nin batı şehirleri, kuşların göç yolları üzerinde bulunduğundan risk altındadır. Prof. Dr. Öktem, virüsün özellikle haziran ve eylül ayları arasında daha yaygın görüldüğünü belirtti. Sivrisineklerin üreme alanları olan sulak bölgeler, su birikintileri ve baraj gölleri tehlike oluşturabilir.
BEYİN İLTİHABI RİSKİ
Virüsü taşıyan birçok kişi grip ve soğuk algınlığı belirtileri yaşasa da bazı vakalar hastaneye yatışı gerektirecek kadar ciddi olabilir. Prof. Dr. Öktem, santral sinir sistemi etkilenmiş vakalarda beyin iltihabı, omurilik ve beyin zarı iltihabı gelişebileceğini ve bu durumların acil müdahale gerektirdiğini vurguladı. Özellikle bağışıklık sistemi baskılanmış kişiler, kanser hastaları, kronik hastalığı olanlar, yaşlılar ve çocuklar, Batı Nil virüsü enfeksiyonu açısından yüksek risk grubundadır.