İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Sağlıklı Kentler Birliği Başkanı Dr. Cemil Tugay, Ankara’da düzenlenen “Sağlıklı Toplum için Sağlıklı Kentler-Uluslararası ve 26. Ulusal Halk Sağlığı Kongresi”ne katıldı. Kongrede, sağlıklı şehirlerin sürdürülebilirlik, dayanıklılık ve kaynakların etkin kullanımı gibi temel unsurlarını vurgulayan Tugay, yerel yönetimlerin halk sağlığına katkılarını ve eşitsizliği giderecek politikaların gerekliliğini belirtti.
SAĞLIKLI ŞEHİRLER BİR PROSES, SONUÇ DEĞİL
Başkan Tugay, sağlıklı şehirlerin yalnızca bir hedef değil, sürekli bir süreç olduğunu belirterek, şehirlerin dinamik yapısını ve büyüyen nüfusun ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak sağlıklı şehir planlamasının önemine dikkat çekti. Tugay, sürdürülebilir şehirlerin, doğal çevreyi koruyarak sağlıklı konutlar ve güçlü belediyecilik hizmetleri sunması gerektiğini ifade etti.
Tugay, Türkiye'deki nüfusun büyük bir kısmının kentsel alanlarda yaşadığını hatırlatarak, kentsel eşitsizlikleri giderecek politikaların uygulanması gerektiğine değindi. Gecekondu bölgelerindeki yaşam koşullarının iyileştirilmesi gerektiğine vurgu yapan Tugay, “Çok göç alan bir kentin gecekondu bölgelerinde yaşayan çok sayıda çocuğun gereksinimi karşılayacak, eşitsizliği giderecek politika ve eylemler gereklidir” dedi.
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE HAVA KİRLİLİĞİ SAĞLIĞI TEHDİT EDİYOR
İklim değişikliğinin ve hava kirliliğinin sağlık üzerindeki etkilerini vurgulayan Tugay, sera gazı emisyonlarının azaltılmasının sağlık açısından büyük kazanımlar sağlayabileceğini ifade etti. Türkiye'deki nüfusun büyük kısmının kirli hava soluduğuna dikkat çeken Tugay, bu sorunun çözülmesi için acil önlemler alınması gerektiğini söyledi.
YEREL YÖNETİMLERİN ROLÜ ÖNEMLİ
Yerel yönetimlerin halk sağlığını geliştirme konusunda önemli bir rol oynadığını belirten Başkan Tugay, belediyelerin sağlık okuryazarlığını artırarak toplumda daha sağlıklı seçimler yapılmasını teşvik edebileceğini söyledi. Tugay, “Yerel yönetimler kendi şehirlerinde yaşayanlarla günlük olarak iletişim halindedir. Onların endişelerine ve önceliklerine en yakın konumdadır ve insanların daha sağlıklı seçimler yapma imkânlarını artıracak şekilde hem kurumlarda hem de toplumda sağlık okuryazarlığını artırabilirler. Yerel yönetimler, yerel düzeyde tüm insanların sağlığını ve esenliğini sürekli olarak iyileştirmek için en etkin şekilde kullanılmasını sağlama becerisine sahiptir. Yerel yönetimler, yerel kaynakları harekete geçirme ve yoksul ve savunmasız nüfus grupları için daha fazla fırsat yaratma imkanı sunabilirler” ifadelerini kullandı.
SAĞLIKLI KENTLERİN İLKELERİ VE STRATEJİLERİ
Sağlıklı kentler için eşitlik, dayanışma ve sürdürülebilir kalkınma gibi temel ilkeler üzerine konuşan Tugay, Tek Sağlık kavramının önemli bir strateji olduğunu ve sağlıklı yaşam biçimlerinin teşvik edilmesinin gerekli olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı: “Sağlıklı Kentler Birliği veriye dayalı yönetim, danışma kurulu alt çalışma grupları, tematik toplantılar, bilgi ve deneyim paylaşımı, yerinde gözlem, eylem planları, eğitim programları, iyi uygulamaları görünür kılma, iyi uygulamaları ödüllendirme çalışmaları yapabilir. Sağlıklı Kentler Birliği olarak şehir sakinlerine, yani insana yatırıma öncelik vermeli; insana yatırım erken çocukluk döneminden ölüme kadar geçen süreyi kapsamaktadır. Kreşler, erken çocukluk dönemi yatırımına çok iyi bir örnek.”