Didar DEMİRCİ/EGE TELGRAF- İzmir Barosu avukatları, ekim ayında genel kurul yaparak yeni dönem yönetimini belirleyecek. Bu dönem de seçimlere katılacak İzmir Avukat Hareketi (İZAH), isim değişikliği ve yeni başkan adayları ile İzmir’deki meslektaşlarının kantarına çıkmaya hazırlanıyor. Tüm meslektaşlarını kapsamak, onların sorunlarını ön plana çıkarmak adına yola çıkan ve isimlerini İzmir Avukat Hareketi olarak değiştiren aday yönetim, avukat Banu Aşkın İnce’yi ekim ayında yapılması planlanan genel kurulda İzmir Barosu Başkan Adayı olarak göstereceklerini duyurdu. Gazetemize konuşan İzmir Avukat Hareketi Başkan Adayı Banu Aşkın İnce, seçimi kazanmaları durumunda izleyecekleri yolu ve kim olduklarına dair sorularımızı cevapladı.
GRUPÇULUK ZİHNİYETİ
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu olan ve meslek hayatına İzmir’de başlayan İnce, isim değişikliği yapmalarının gerekçesi olarak “Tüm İzmir’deki avukatları kapsasın. Bu grupçuluk zihniyetini de biraz kırmak adına bir grubu değil, hareketi ismiyle çıkmak istedik. O nedenle İzmir Avukat Hareketi dedik. Burada meslektaşlarımızın hepsinin, herhangi bir siyasi partinin veya bir derneğin arka bahçesi veya onun bir devamı gibi bir etki yaratmadan, gerçekten mensubu olduğu baroda kendisine çekincesiz bir şekilde oy kullanacağı bir isimle seçime girmek istedik ve bu isim tercihini yaptık. Kısaltmamız da İZAH, çünkü anlamaya ve anlatmaya geliyoruz” sözlerini kaydetti. Kendilerinin de cumhuriyetçi, çağdaş, laik ve Atatürk ilke ve inkılaplarına sadık olduğunun altını çizen İnce, “Tüm bunların dışında avukatız ve baro bir meslek örgütü. Ve biz insanları bu şekilde ayırmak istemiyoruz. Biz avukat çatısı altında meslektaşlarımızı bir araya getirmek istiyoruz. Çünkü meslek örgütü olarak gerçekten bir şey yapmak için önce kendimizi iyileştirmemiz gerekiyor” mesajını verdi. Öte yandan baronun belirli bir ideoloji temsil edip etmemesi konusundaki sorumuza da cevap veren İnce, “İdeoloji de mesleğin çıkarları da dengede durmalı diye düşünüyorum. Tabii ki baroların meslek örgütü olmasının ötesinde, hak ve özgürlükleri koruyan, tüm Türkiye’de söz sahibi olan gerekli yerlerde gerekli çıkışları yapması gereken duruşları sergilemesi gereken meslek örgütüdür barolar. Ama bunun dışında tabii ki meslek örgütü dedik ya, benim de iyi olmam lazım ki avukat olarak benim de güçlü örgütlü olmam lazım ki ben de kendi haklarımı savunduktan sonra vatandaşın haklarını savunabilecek konuma gelebileyim” açıklamasını yaptı.
‘MESLEK İTİBARSIZLAŞTI’
Avukatların meslekleriyle ilgili iki sorunlarının olduğunun altını çizen İnce, “İtibarımızı kaybettik. Ekonomik olarak da çok güçsüz durumdayız. Aslına bakarsanız pek çok meslek grubunda bu böyle. Avukatlar olarak bizler yargının saç ayağından biriyiz. Netice olarak bizler güçlü olamazsak, itibarımızı kaybedersek ve ekonomik olarak gerçekten darda olursak vatandaş da darda olur. İnsanların haklarını savunma noktasında da aynı sıkıntıyı yaşarız. O nedenle önce bunu toparlamamız gerektiğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı. Avukatların hakları konusunda bir önceki seçimde ciddi bir politika belgesi hazırladıklarını ve bu seçimde de o politikaları daha da genişleterek ilerlediklerinin altını çizen İnce, “Bununla ilgili bir ekip kurduk. Tüm dünyadan araştırıyoruz. Neleri uygulayabiliriz. Neleri değiştirebiliriz. Meslektaşlarımızın durumunu nasıl daha iyi bir hale getirebiliriz. Onu düşünüyoruz” diye konuştu. Ayrıca banka promosyonlarından, piyasadaki avukatlık ücretlerinin dengesizliğine kadar yaşanan sorunları tek tek dile getiren İnce, “Bizler artık bu sığ popülist konuşmalardan çok sıkıldık” dedi. Asıl konuşulması gerekenin konuşulmadığını belirten İnce, “Taban ücret için çalışmalıyız, kota konularını tartışmalıyız, CMK beraat vekalet ücretleri için savaşmalıyız, 100’e yakın hukuk fakültesinin azaltılması ve kontenjanların daraltılması için mücadele etmeliyiz, İşçi avukatları düşünmeliyiz, yerelleşmeyi öldüren ve meslek tekeline su taşıyan sınırsız tevkil konusunda sesimizi en üst mercilere duyurmalıyız. Ve daha bunun gibi onlarca sorun dururken sadece “Hukukun siyasetini yapacağız” diye bağıranlar artık meslektaşlar tarafından muteber görünmüyor” ifadelerini kullandı.
“Baroyu kişisel menfaatlerimiz için kullanmayacağız”
Meslektaşlarına verdikleri sözlerden birinin de İzmir Barosu’nu siyasete atılmak için bir basamak olarak kullanmamak olduğunu vurgulayan İnce, “Biz herhangi bir şekilde baroyu bir sıçrama tahtası olarak görmüyoruz” dedi. Meslektaşlarına da çağrıda bulunan İnce, “Seçimlere gelmelerini, kişilere değil, ideolojilere değil gerçekten yapacakları ve yaptıkları işe bakarak oy vermelerini istiyoruz. Genel kurula gelmelerini, oradaki tartışmalarını incelemelerini ve ertesi gün oy kullanmalarını istiyoruz. Bizim sloganımızdan ilki meslektaşlarımız kendini çok yalnız hissettiği için “Yalnız değilsin” ve baroların avukat dışında her konu ile ilgilendikleri için de “Avukatların saati geldi” diyoruz” sözlerini kaydetti.
