Dönüş sinyallerinin çıkarığı "tık tık tık" sesi, her gün arabalarımızla yaptığımız sürüşlerde, hemen hemen her araçta duyduğumuz bir ses. Ancak çoğu sürücü, bu sesin ne sebeple var olduğunu merak etmiyor. Gelin, bu sesin tarihçesini ve işlevini birlikte keşfedelim.
Dönüş sinyalinin tarihi 1909’a kadar uzanıyor. Ancak, tıklama sesinin eklenmesi daha sonraki yıllarda gerçekleşti. 1930'larda, mucit Joseph Bell, dönüş sinyallerine elektrik yönlendiren küçük bir cihaz geliştirdi. Bu cihaz, aracın dönüş sinyali lambasını yakarken, aynı zamanda “tık tık tık” sesini de çıkarıyordu. Böylece, 1939’da otomobillere yanıp sönen sinyaller eklenerek, araç güvenliği bir adım daha ileriye taşındı.
Peki, bu "tık tık tık" sesi nasıl oluşuyor? Çoğu arabada, bu sesi üreten cihaz, bimetalik bir yay içeren termal bir flaşördür. Dönüş sinyali aktif olduğunda, elektrik akımı yaydan geçer ve metalin ısınmasını sağlar. Isınan metaller farklı hızlarda bükülerek devreyi tamamlar, bu da dış ışıkların yanmasını sağlar ve metal yerine oturduğunda bu karakteristik ses duyulur. Bu ses, sürücüye sinyalin aktif olduğunu bildirir.
Günümüzde, modern araçlar çoğunlukla çip kontrollü sistemlere sahip ve bimetalik yay gibi hareketli parçalar bulunmaz. Ancak bazı yeni araçlar, tıklama sesini elektronik olarak, sahte bir şekilde üretir. Bu teknoloji, eski tarz sistemin sağladığı ses efektini sürdürerek, sürücünün güvenliğini sağlamaya devam eder.
Sonuç olarak, "tık tık tık" sesi yalnızca bir sinyal değil, aynı zamanda güvenliğimiz için kritik bir işlevi yerine getiriyor. Hem geçmişte hem de günümüzde, bu ses, sürücüye dönüş sinyalinin açık olduğunu hatırlatan bir uyarı işlevi görüyor.
webtekno
