Sivas’ın Divriği ilçesinde bulunan ve "Anadolu'nun El Hamrası" olarak bilinen Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası, 2015 yılında başlayan kapsamlı restorasyon çalışmalarının ardından Mayıs ayında yeniden ibadete ve ziyarete açıldı. UNESCO tarafından Türkiye'de koruma altına alınan ilk eser olma özelliği taşıyan bu eşsiz yapı, açıldığı günden itibaren 150 bini aşkın ziyaretçiyi ağırladı.
1228 yılında Mengücekli Beyliği döneminde, Mengücek şahı Süleyman Şah'ın oğlu Ahmet Şah ve eşi Melike Turan Hanım tarafından inşa edilen Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası, yaklaşık 800 yıl sonra hala ihtişamını koruyor. Camii, üzerinde yer alan 10 binin üzerinde bezeme ile dikkat çekiyor. Evliya Çelebi’nin "Methinde diller kısır, kalem kırıktır" diyerek tarif ettiği bu eşsiz eser, restorasyon süreciyle yeniden hayat buldu.
Sivas Vakıflar Bölge Müdürü Cemal Karaca, restorasyon süreciyle ilgili yaptığı açıklamada, 2009 yılında kamulaştırma işlemlerinin başladığını ve 2015 yılında restorasyon çalışmalarına hız verildiğini belirtti. Karaca, "Amacımız sadece camiyi korumak değil, ona fonksiyon kazandırmaktı. Bugüne kadar yaklaşık 150 bin kişi Divriği Ulu Camii’ni ziyaret etti ve 6 Mayıs 2024’te Cumhurbaşkanımız ve devlet büyüklerimizin online katılımıyla resmi açılışını gerçekleştirdik" dedi.
Restorasyon çalışmalarının özellikle darüşşifa kısmında oldukça hassas bir şekilde yapıldığını belirten Karaca, bu alanda yapılan çalışmaları da anlattı. Darüşşifa, tarihi boyunca ruh ve sinir hastalıkları başta olmak üzere, çeşitli hastalıkların tedavi merkezi olarak kullanılmıştı. Karaca, bu tedavi yöntemlerinin yeniden faaliyete geçirilmesi için çalışmaların sürdüğünü, burada kullanılan suyun devir daim yapabileceğini ve daha fazla bilgi edinmek için bir bilim kurulunun oluşturulduğunu belirtti.