Anneannelerimizin başucu cilt bakım ürünü olan vazelin, günümüzde belki de en çok unutulmuş ürünlerden biri. Ancak cilt bakım ürünleri sayısız çeşidiyle her geçen gün çoğalırken, vazelinin işlevi hala paha biçilmez. 1800'lü yıllarda keşfedilen ve mucizevi etkileriyle bilinen bu ürün, formülünde pek bir değişiklik olmadan bugüne kadar geliyor. Robert A. Chesebrough'un 1859’da bir petrol kuyusunda keşfettiği bu madde, 1870 yılında ilk kez satışa sunulmuş ve o günden sonra milyonlarca evde yerini almış.
“DEVREYE GİRİYOR”
Vazelin sadece cilt bakımında değil, hayatımızın birçok noktasında devreye giriyor. Saç boyarken lekeleri önlemekten, gıcırdayan kapıları onarmaya kadar vazelin, pratik çözümler sunuyor. Ahşap mobilyaların eklem yerlerine sürüldüğünde gıcırtıları ortadan kaldıran bu mucize, deri çantalar ve ayakkabılar için de vazgeçilmez. Deriyi besleyip parlatan vazelin, aynı zamanda makyaj temizleme konusunda da oldukça etkili. Yoğun geçen bir günün sonunda makyaj temizleyiciniz bitmişse, vazelinle cildinizi ve gözlerinizi rahatça temizleyebilirsiniz.
“HER ALANDA KULLANIM”
Vazelin, evdeki pek çok küçük sorunu çözmede de işe yarıyor. Yapıştırıcıların ağzına sürülerek kapanmalarını engellemek, fermuarların sıkışmasını önlemek ya da ağda sonrası ciltteki kızarıklığı yatıştırmak için vazelinden faydalanabilirsiniz. Ayrıca kuru yara kabuklarını, manikür hazırlıklarını ve çatlamış dudakları nemlendirerek onaran bu ürün, cilt bakımının ötesinde, günlük hayatımızın her alanında kullanabileceğimiz pratik bir çözüm.
HABERTÜRK