Yozlaşmadan dijitalleşmek
Sosyal medya hesaplarımdan birinde, kurgu olmasını dilediğim bir video çıktı önüme. Farklı sayfalarca da paylaşılan video şöyle, konuşmasından sosyal medya fenomeni olduğu anlaşılan gencecik bir çocuk...
EN UCUZ EĞLENCE
Seçenek demişken... Ülke gerçeğini atlamayalım. Bugün, yaşları kaç olursa olsun, çocuklarını alıp tatil gününü dışarıda gezerek geçirmek isteyen bir aile bunu ayda 1 kez yapsa bile zorlanır, hatta çoğu aile yapamaz. Yol, yemek, sinema, tiyatro, konser ya da oyun alanı fark etmez. Stres atmanın, eğlenmenin, yeni tatlar denemenin, yeni yerler keşfetmenin ücretine yetişilecek gibi değil. Evden götürecek olsa ekmeğin içine sıkıştıracağı peynir 200 liraya, yanına demleyeceği çay 80 liraya dayanmış... Bu çocuklar çevrimiçi takılmasın da daha ucuz ne yapsın?
Çocuklar haklı, çoğu şimdiden geçim derdine düşmüş. Ucuz yolla gülmesin de ne yapsın? Elindeki videolardan başka neyi var? Gülsün elbet; ama israfa, hakarete, küfre değil. Eğlensin ama şiddetle, aşağılamayla, kızdırmayla değil. Kendini önemli hissetsin; ama tanımadığı binlere, milyonlara yaptığı şaklabanlıkla değil...
KIYMET EŞYADA DEĞİL
Bilgilendirici videolar var, faydalansın mesela. Anlamadığı bir problemi ya da ilgi duyduğu gezegeni incelesin. Şiir okusun, robotları araştırsın, satranç öğrensin... Ailenin paha biçilemez olduğunu, sağlığın en büyük servet olduğunu, esas ucuzluğun pahalı eşya peşinde koşmak olduğunu bilsin. Ama nasıl?
Şüphesiz ki eğitim ailede başlar. O halde bu erdemleri kazandıracak ilk rehber de ilk rol model de anne ve baba olarak bizleriz. Tüm bu maddi ve sanal sıkışıklığın içinden çocuklarımıza yeni yollar açmaya mecburuz. Lütfen çocuğunuza zaman ayırın; sevildiğini, değerli olduğunu hissettirin. O cazip seçenek her zaman çok para içermeyebilir. Belki taze bir kek, belki ailece oynanan bir oyun, belki de hep birlikte gülünen bir film... Hangisinin pusulayı sanal dünyadan sıcak yuvanıza kaydıracağı belli olmaz. Siz çocuklarınıza deniz feneri olun, onlar ne başka işaret arar ne de yollarını kaybederler.
İYİ HABER:
Antalya'da düzenlenen Uluslararası Bisiklet Birliği (UCI) Nirvana Gran Fondo World Series'te 70 kilometrelik para bisiklet yarışının 19-34 yaş grubu şampiyonu Fırat Uğur, protezlerle pedal çevirerek ulaştığı başarılarla adından söz ettiriyor. Bisiklet sporundaki çabalarının olumlu sonuçlandığını anlatan Uğur, "Bir paralimpik yarışçısı olarak benden daha iyi olan sporcular arasında yer almak, benim için çok büyük onur. Onlarla neredeyse aynı derecede bir performans sergilemem çok iyi oldu. Kendi kategorimde birincilik elde ederek çabalarımı taçlandırmış oldum." diye konuştu. (AA)
GÜZEL İÇERİK:
İnstagram hesabı 'Delikli İlişkiler', hayatı sorgulayan renkli çizimleriyle güldürürken düşündürüyor. "İlişkiler birer sorun haline geldi. Çünkü onlarla yaşamlarımızı iyileştirmek yerine delikleri kapatmaya çalışıyoruz." diyen sayfa, günlük yaşamın sorunlarına dikkati çekiyor.