Şirket, bu krizle başa çıkabilmek için milyarlarca dolarlık maliyet kesintisi planlarını duyurmuştu. Ancak, geçtiğimiz Eylül ayında VW'nin, Almanya’daki yaklaşık 120 bin çalışanına sahip fabrikalarını kapatma planı yapması, işçi sendikaları tarafından tepkiyle karşılandı.
IG Metall Sendikası ve işçi konseyi, Volkswagen'in bu planlarına karşı çıkarak, işçilerin haklarını korumak için mücadeleye başladı. Şirketin geçtiğimiz hafta sendikanın işçileri koruma önerilerini reddetmesinin ardından, IG Metall grev kararı aldı. Pazartesi günü itibarıyla tüm fabrikalarda uyarı grevlerine başlandı.
Sendika sözcüsü Thorsten Groeger, bu grevin, Volkswagen’in şimdiye kadar karşılaştığı en zor ücret anlaşmazlıklarından biri olabileceğini belirtti. Groeger, "Bu çatışmayı istemedik ama gerektiği kadar kararlılıkla yürüteceğiz" diyerek, grevin uzun sürebileceğine dair sinyaller verdi.
Volkswagen, grevin işçi haklarına saygılı bir şekilde yürütüleceğini ve üretimdeki acil teslimatların garanti altına alınması için gerekli tedbirlerin alınacağını belirtti. Ancak, şirketin mali durumu giderek daha kötüye gidiyor. Ekim ayında açıklanan üçüncü çeyrek kârı, yüzde 64 oranında bir düşüş yaşadı ve 1,58 milyar euroya geriledi.
