Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği (TKDCD) Genel Sekreteri Doç. Dr. Murat Sargın, kadınlarda kalp ve damar hastalıklarının "sessiz bir salgın" olduğuna dikkat çekti. Sargın, dünya genelinde kalp ve damar hastalıklarının kadın ölümlerinin üçte birine, Türkiye’de ise yaklaşık yüzde 40'ına yol açtığını vurguladı.
Kongrede yapılan açıklamalarda, kadınların genellikle kanserden korktuğu, kalp hastalıklarının ise ikinci sırada yer aldığı ifade edildi. Kadınlara özgü biyolojik ve sosyal faktörlerin, bu hastalıkların teşhis ve tedavisinde zorluklar yarattığı belirtildi. Sargın, “Tarih boyunca KVH'nin 'erkek hastalığı' olduğu algısı, kadınların bu konuda farkındalık geliştirmesini engellemiştir. Ancak gerçekte, kalp ve damar hastalıkları dünya genelinde kadın ölümlerinin üçte birinden sorumludur ve Türkiye'de kadın ölümlerinin yüzde 40'ına yakını bu hastalık nedeniyle gerçekleşmektedir” dedi.
YAPAY ZEKA İLE KARDİYOVASKÜLER SAĞLIKTA DEVRİM
Prof. Dr. Ümit Kervan, yapay zekanın kardiyovasküler hastalıkların tanı ve tedavisinde sağladığı gelişmelere değindi. Kervan, yapay zeka teknolojisinin doğruluk, hız ve erişilebilirlik açısından köklü bir dönüşüm yarattığını ve ekokardiyografi gibi görüntüleme yöntemlerinde devrim yarattığını belirtti.
KOVİD-19'UN KALP ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
Prof. Dr. Cevdet Uğur Koçoğulları, Kovid-19'un kalp-damar sistemi üzerindeki uzun vadeli etkilerinden bahsetti. Enfeksiyon geçirenlerde kalp krizi, felç ve erken ölüm riskinin iki katına çıktığını vurgulayan Koçoğulları, aşıların bu riskleri önlemedeki rolünü de önemseyerek, Kovid-19 aşılarının kardiyovasküler güvenliğini destekleyen araştırmalara değindi.
