En İyi Film Ödülünün sahibi, festivale Almanya’dan katılan ‘Red Ears’ oldu. John F. Kennedy’nin ruhunu reenkarnasyon yoluyla taşıdığını iddia eden Adanalı Mahmut Haklıgör’ün hikayesinin anlatıldığı ‘Kennedy’nin Doğuşu” isimli belgesel ise en dikkat çeken yapım oldu.
Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi, ilkini 2014 yılında düzenlediği Contact Uluslararası Öğrenci Film Festivaline 9. kez ev sahipliği yaptı. Selçuk Yaşar Kampüsünde düzenlenen festivalin konuk okulu Yunanistan’dan Selanik Aristoteles Üniversitesi Film Okulu oldu. Dünyanın çeşitli ülkelerinden 2 binin üzerinde başvuru alan festival yarışmasının finalinde; Türkiye, Bosna Hersek, Güney Kore, Lübnan, Fransa, Kırgızistan, Almanya, Rusya, Hollanda ve Çin’den 12 film yarıştı. Jüri üyeliklerini Yunanistan’dan Prof. Dr. Panagiotis Iossifelis ve Yönetmen Doç. Dr. Dimitris Koutsiabasakos, Türkiye’den Prof. Dr. Ahmet Gürata, Doç. Dr. Dilek Tunalı ve Yönetmen Merve Toz Uğurlu’nun üstlendiği festivale çok sayıda yerli ve yabancı akademisyen ile öğrenciler katıldı. Dört gün boyunca devam eden festivalde, özel gösterimler ve çeşitli söyleşiler yapıldı.
Festivalin en dikkat çeken filmi ise Çukurova Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü öğrencisi Gülben Arıcı’nın yönettiği ‘Kennedy’nin Doğuşu’ adlı belgesel oldu. Belgeselde, 1963 yılında suikasta uğrayan Amerika Birleşik Devletleri eski Başkanı John F. Kennedy’nin ruhunu taşıdığını iddia eden Adanalı Mahmut Haklıgör’ün hikayesi anlatılıyor. Suikast sırasında boynundan ölümcül yara alan John F. Kennedy’nin hayatını kaybettiği gün boynunda yara iziyle dünyaya gelen Mahmut Haklıgör, reenkarnasyon ile eski ABD başkanının ruhunu taşıdığına inanıyor. Çocukluğundan bu yana çevresindeki herkes ona ‘Kennedy’ olarak sesleniyor.
Festivalin kapanış töreninde ödüller sahiplerini buldu. En İyi Film ödülünün sahibi Almanya Baden-Württemberg Film Akademisinden Paul Drey’in yönetmenliğini yaptığı Red Ears filmi oldu. Film aynı zamanda Öğrenci Jürisi ödülüne de layık bulundu. Rusya Gerasimov Sinematografi Enstitüsünden Raul Geydarov’un yönettiği ‘Bebia, Babua, Anzorik, Me and Mom’ ise En İyi Sinematografi ödülünü aldı. SenEDIT En İyi Hikaye ödülünün sahibi Çin Beijing Film Akademisinden Wentao Duan’ın yönetmenliğini üstlendiği ‘Ariso’ olurken, ‘MEG Post Prodüksiyon Desteği ödülünü ise Gülben Arıcı’nın yönettiği The Birth of Kennedy isimli Türk yapımı aldı. Fransa PÔLE 3D Animasyon Okulu öğrencilerinin yapımı 3 boyutlu ‘The Silent Scream’ isimli film ise festivalin Jüri Özel ödülüne layık bulundu.
Senegal'de geçen bir yılın hikayesi
Festivalde En İyi Film ödülü ve Öğrenci Jürisi ödülünün sahibi olan Red Ears isimli film, yönetmen Paul Drey’in, Almanya’dan Senegal’e giderek bir yılık kamu hizmeti verdiği süreci konu alıyor. Aradan geçen 13 yılın ardından hâtıraları ve travmaları ile yüzleşen Drey, Senegal’de kaldığı süre boyunca çektiği görüntüleri, yaptığı röportaj ve animasyonlarla kurgulayarak Alman toplumunun yardım sistemindeki gönüllü rolünü anlatıyor.
2 binden fazla başvuru
Yaşar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Levent Kandiller, “Festivale 2 binden fazla film başvurusu oldu. Jüri, bu başvuruları titizlikle değerlendirdi ve finalist 12 filmi belirledi. Bu yıl konuk okulumuz kardeş şehrimiz Selanik Aristoteles Üniversitesi. Çok köklü ve büyük bir üniversite. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile sponsor ve destekçilerimize teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.
Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevda Alankuş da, “Festivale başvuru yapan filmler arasından finalistleri belirlemek için çok zor seçim yaptık” dedi.
Yarışma filmlerinin sinematografik niteliklerinin belli bir çıtanın üzerinde olmasına özen gösterdiklerini belirten Festival Direktörü, İletişim Fakültesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nazlı Bayram, “Festivalimiz, aynı zamanda öğrencileri film yapmaya yüreklendirmesi, onların sorunlara bakış açılarının evrensel insani boyutları seçimlerimizi etkiliyor. Festivali, son iki yıldır ise Kültür ve Turizm Bakanlığı destekliyor. Bu destek öğrenci filmlerini amatör ve profesyonel kısa filmlerden ayrı bir kategori olarak izleyicilere benimsetmek açısından çok değerli. Ayrıca, Sinema Genel Müdürlüğü uzmanları, destek başvurusu ve raporlama sürecinde bize çok yardımcı oluyor” diye konuştu.