Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ (TUSAŞ) tarafından geliştirilen ve yerli savunma sanayii adına önemli bir adım olarak görülen HÜRJET’in ikinci prototipi, 23 Ekim saldırısında şehit düşenlerin isimleriyle ilk uçuşunu gerçekleştirdi. Peki, bu yeni prototipte hangi değişiklikler yapıldı? Savunma alanındaki yerli ve milli kabiliyetlere dikkat çeken bu gelişme, Türk mühendisliğinin gücünü bir kez daha gözler önüne serdi.

İlk Uçuş ve Başarıyla Tamamlanan Manevra Testleri

Geçtiğimiz yıl ilk uçuşunu gerçekleştiren HÜRJET’in birinci prototipi, bugüne dek 140’tan fazla test uçuşuyla çeşitli manevra ve performans değerlendirmelerine tabi tutulmuştu. İlk prototipte 45 bin feet irtifaya ulaşarak ses hızını aşma başarısı sağlanırken, ikinci prototip de ilk uçuşunda 26 dakika boyunca havada kalmayı başardı. Uçuş sırasında 10 bin feet irtifaya ve 200 knot hıza ulaşan ikinci prototip, başarılı manevra testleri ile beklentileri karşıladı.

TUSAŞ’tan Duygusal Mesaj: “Şehitlerin İsimleriyle Gökyüzüne Ulaştık”

TUSAŞ Genel Müdürü Mehmet Demiroğlu, sosyal medya hesabında yaptığı açıklamada, “Şehitlerimizin isimlerini gökyüzüne taşıyan HÜRJET’in ikinci prototipi ilk uçuşunu başarıyla tamamladı. Bu başarı mühendislik kabiliyetlerimizin gücünü bir kez daha kanıtladı,” ifadelerini kullandı. Türk mühendisliğinin bağımsızlık hedeflerine katkı sağladığını vurgulayan Demiroğlu, bu başarıda emeği geçen herkese teşekkürlerini iletti.

İkinci Prototipteki Değişiklikler Neler?

HÜRJET’in ikinci prototipi, ilkine kıyasla bir dizi yeni özellik ve geliştirmeyle donatıldı. En belirgin yeniliklerden biri, daha geniş bir alan sağlayan yeni radom tasarımı oldu. Bu radom, prototipe MURAD AESA radarının entegre edilmesine olanak tanıyabilecek şekilde tasarlandı. Ayrıca, kanat uçlarındaki tasarım değişiklikleri de dikkat çekiyor. Yeni yapı, HÜRJET’i hafif muharebe uçağına dönüştürme yolunda bir adım olarak görülüyor.

Hava Muharebe Kabiliyetlerinde Yenilikler: Görüş İçi Füzeler ve Lançerler

Yeni HÜRJET prototipinde havadan havaya füzeler için kullanılan LAU-129 lançerler yer alıyor. Uzmanlara göre, bu donanım ilerleyen testlerde ABD yapımı AIM-9X'in yerli muadili olan BOZDOĞAN füzesinin HÜRJET’ten fırlatılmasını mümkün kılabilir. Ayrıca, hava girişlerinde yer alan ayırıcı plakalar, daha stabil bir uçuş için tasarlandı. Bu yenilikler, HÜRJET’in hafif muharebe uçağı olarak etkili görevler üstlenebilmesini destekliyor.

HÜRJET’in Geleceği ve İhracat Potansiyeli

HÜRJET’in temel amacı, Türk Hava Kuvvetleri’nin 5. Nesil pilot eğitim süreçlerini sağlamak ve eskimiş eğitim uçaklarını yenilemek. Ancak hafif muharebe uçağı olarak tasarlanan HÜRJET’in, aynı zamanda havadan karaya ve havadan havaya görevlerde kullanılabilecek ekonomik bir çözüm sunduğu belirtiliyor. Türkiye’nin bu uçağa olan ihtiyacı net olmamakla birlikte, özellikle Afrika gibi gelişmekte olan pazarlar için HÜRJET önemli bir ihracat ürünü olabilir.

WhatsApp’a özellik geldi! Sadece belirli kullanıcılar yararlanacak WhatsApp’a özellik geldi! Sadece belirli kullanıcılar yararlanacak

Türk savunma sanayii, yerli teknolojilerle geliştirdiği projelerle uluslararası alanda rekabet gücünü artırmayı sürdürüyor. HÜRJET’in ikinci prototipiyle attığı bu yeni adım, yerli savunma sanayiinde bağımsızlık hedeflerine katkı sağlıyor.

Kaynak: Donanımhaber