Turlar atacağız Eşrefpaşa'da
Çok değil sadece iki maç kazandı diye bunları yazmıyorum, daha çok erken biliyorum. Bizzat yaşadım, tribündeki, sahadaki coşkuyu, isteği,...
Çok değil sadece iki maç kazandı diye bunları yazmıyorum, daha çok erken biliyorum. Bizzat yaşadım, tribündeki, sahadaki coşkuyu, isteği, arzuyu gördüm. İzmirsporlu olsun olmasın taraftarların, sporseverlerin bakışlarını, futbolcuların maç bitimindeki tavırlarını görünce, onay verdim. Tribün desteğinin ne kadar önemli olduğunu, olumlu yönde motive ettiğini de gördüm. Ah bir de küfür olmasa, aile değerlerimize kötü laf edilmese. Bu iş bu sene ya olacak ya da olacak. Yeter artık ve İzmirspor 3.Lig'e çıkacak. Azimle, inançla. Diyeceksiniz; 'taraf tutuyorsun'. Hayır takım tutuyorum. Ben size karışıyor muyum İstanbul takımı tutuyorsunuz diye. Siz de Çiğli'yi, Aliağa'yı tutun, yazın, paylaşın. Doğrusu bu. Ayrıca geçen yıl ve önceki yıllarda bu iki takımımıza gösterdiğim destek unutulduysa, ben de bir şey demiyorum. Açın da arşivlere bir bakın.
FERHAT'A SÖYLEYECEĞİM
İzmirspor taraftarı beğenmese de eski bir hakem gözüyle beğendim. Çıldırasım geldi bir ara, her pozisyonda yaygara. Biraz çok, ama. Aydın bölgesi hakemleri Şevket Can Arslan, Erkan Akbak, İsa Korkmaz, Mehmet Can Koç. Gözlemci sevgili Orhan İpek hocam, saha komiseri Serdar Canpolat, denetçi de İbrahim Gökoğlan. Canla başla görevlerini yaptılar, kutlarım. Sakın ha. İzmirspor kazandı diye bunları yazmıyorum. Üstelik de taraftar beğenmediği halde yazıyorum. Hakem Şevket Can'dan iyi hakem olur, daha genç. Hakemliği, futbolu biliyor, sahaya yakışıyor, boyu da uygun. Tam da istedikleri gibi, manken gibi maşallah. Yolu açık olsun. MHK Başkanı Ferhat Gündoğdu kardeşime de bildireceğim. Hatası olmadı mı, oldu, o bende. Yazmaya gerek yok. Ama tavsiyelerim olacak. Aklımda, not ettim en kısa zamanda söyleyeceğim, dinlerse, uygularsa kendi kazanır, hiçbir gözlemci de bunları söylemez, aramızda.
17 SANİYE, 30 DAKİKA SÜRER Mİ ?
'Takıma, taraftara, yönetime küstüm, yönetime dargınım, eskiden gelirdim, taraftar şimdi nasıl, maça gel, eskiden çok gelirdim, eski tadı var mı, çok özledik eski günleri, ah o eski maçlar, o gelirse gelmem, maça gel, dargınlıklar kırgınlıklar, hepsini bir kenara bırak, şampiyonluk yakında destek ol'. Video çekmişler hızlı hızlı geçiyor, 17 saniye. İnanın anlaması, not yazması valla yarım saatimi aldı. Emeğinize sağlık da bu kadar hızlı olmaz ki, aceleniz ne. Niyetiniz iyi, amaç taraftarı, seveni tribün çekmek biliyorum. Başardınız, çektiniz de. Ünlü karikatürist Mustafa Yıldız, Besim Asolar, efsane kaptanlarım Ali Decdel, Erdem Özkayımoğlu, tribünlerin efendisi Hüseyin Noğay ailecek ve Fatih Karaağaç, İbrahim Kapancıoğulları, Başar İvit, Fikret Koloğlu, Mehmet Çelik ile daha birçok isim oradaydı. Video işe yaramış. Bir zamanların efsanesi değerli futbolcu ağabeyim Besim Karakulak tee nerden telefon açtı maçın skorunu sorup, 'Çok sevindim haydi inşallah' diyorsa varsın gerisini siz tahmin edin. Gidişat iyi, bozmayalım.
KOCA KALEYİ TUTTURAMAZSAN
Dost acı, ama doğru söyler. Takımı göklere çıkarmanın anlamı yok, yalakalık bizim işimiz değil. Yazmamız, söylememiz gerek. Başka basın yazmaz, çoğu yok zaten. Kolay değil, lig uzun bir maraton. Sakatlığı, ayazı, çamuru var, kartları, cezaları var. İzmirspor'a acilen bir santrfor ve de her iki ayağını kullanan, açık oyuncusu şart. Mesela Cevdet Çapar benzeri bir santrafor, Salih Kuzucuk misali taca, auta, kornere giden boş toplara bile koşan, yakalayan kıvrak, süratli oyuncu şart. Takımların taç atışı, korner kullananı yaydan frikik kullananı, penaltı atanı belliyse, o yönde özel çalıştırılıyorsa. Uzaktan boş kaleye, doğru şekilde ve düzgün vuranı da olmalı. İki golden oldu İzmirspor bu yüzden. Aliağa FK kalecisi iki kez boşa çıktı, kalede kabak gibi açık. Orta sahadan topun dibine vurup. Eni 7,32 metre, yüksekliği 2,44 metre olan kaleyi bir türlü denk getiremediler. Dağlara taşlara vurdular iki kez. Bunlar kaçarsa, maç nasıl kazanılır ki başka. Gitti iki gol, averaj da gerek, unutmayın, Buna çalışın. Bir de alışkanlık olmuş. Alt tarafı bir taç atışı, oradan görmesi de mümkün değil. İtiraz, eller kolar hava, al sana sarı kart. Amaç hakemi sindirmek, tribünlere 'bak ben canla başla çalışıyorum' mesajı vermek. Yemezler. Yapmayın bunları, akıllı ve zeki olun. O anı yaşayın, gelecek maçlara bırakmayın.
TAKIM İYİ GİTMESE DE
Efsane Göztepe'ye ikinci takım geliyor. Takımın gidişatı da üzüp, düşündürse de. Bir Sinan'dan bir Latif'ten. Sinan Genç gazeteci, spor yazarı. Göztepe'yi içerden, dışardan, sağdan soldan, tepeden, sahadan, basın tribününden, kongrelerden, transferlerden, kamplardan takip etmeler, acı tatlı huzursuz kahrolası umutsuz harika günler, küme düşmeler, şampiyonluklar, turlar, kupalar. Her şeyiyle Göztepe'yi yaşayan bir Göz-Göz'lü. Yaşadıklarını kitabıyla yaşatacak. Latif Karacaoğlu öğrenci, tez hazırlıyor. Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tarih Anabilim Dalı, Türkiye Cumhuriyet Tarihi Programı'nda ödevi var. O da Göztepe sevdalısı, tribünün domino taşlarından. Ödevi '1925'den 2000'e Göztepe Spor Kulübü tarihçesi', yatıyor kalkıyor aklı kitabında, yüksek lisans tez konusu. İzmir sporunun ve de futbolunun duayeni, ayaklı tarihi, usta gazeteci Okan Yüksel, ona yakışan bir şekilde destek veriyor Sinan ile Latif'e. Bazılarının yaptığı gibi engel, çengel olmadan. Selam olsun İzmir'im için emek verenlere, merhaba.