Türkiye  baharı nasıl görsün? 

Abone Ol

Baharın başlangıcındayız. Kaçımız güneşin sıcaklığını, çiçeklerin kokusunu hissetmeye çalışıyor kapalı gözlerle? Ilıyan rüzgarın tadını çıkaran var mı daha incesini seçtiğimiz ceketlerle? 

Yok... Nasıl olsun? Bahar mı, yaz mı kaldı? Bırakın güneşe bakmayı, kaldırıp yüzümüzü insan suratına bakacak hal mi kaldı? Başımızı öne eğdiler! Koruyamadığımız her can için utanıyoruz! Öfkeliyiz! Can güvenliğimizi, namusumuzu, mutluluğumuzu çaldılar! 

Halk TV yazdı: "Bir mahalle sucusu, işyerine yaptırdığı süngerli odada mahallenin çocuklarına yıllarca tecavüz etti ve bu anları kayıt altına aldı. Dehşet, bir çocuğu gece vakti alıkoymasıyla ortaya çıktı. Yapılan baskında çok sayıda çocuğun görüntüsü ele geçirilirken, sucunun tecavüz ettiği çocuklardan biri ise felç geçirene kadar istismara uğramaya devam etti. 

60 yaşındaki Metin Şenay, uzun yıllardır Bağcılar'da su satışı yapıyordu. 2009 yılında Gaziosmanpaşa'da yaşayan bir çocuğa yönelik istismar suçlaması ile Bakırköy 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nce yargılanan Şenay, delil yetersizliği gerekçe gösterilerek beraat etmişti."

Bu habere cevaben açıklama yapan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, en ağır cezanın verilmesi için takipçi olacağını beyan etmiş. Şimdiye kadar neredeydiniz?, diye sormak isterim. Bu sapık 2009'da "delil yetesizliğinden" serbest kaldığında "Çocuklar yalan söylemez" dediniz mi? "Diğerlerini nasıl koruruz" dediniz mi? Bu ülkede bir çocuk felç geçirene kadar istismar edildi, yüzlercesi tecavüze uğradı öldürüldü, siz bu acılar bir daha yaşanmasın diye ne yaptınız? 

Utancımız biter mi, bitmez... 
İstanbul Göztepe Marmaray İstasyonu'nda 15 Mart'ta saldırıya uğrayan Gülhan Karadereli yaşadıklarını anlattı.

İstasyonda temizlik görevlisi olarak çalışan Çetin Akay, 2 senedir aynı bölgede çalıştığı istasyonun güvenlik görevlisi Gülhan Karadereli'yi taciz ediyordu. Karadereli, Akay tarafından rahatsız edildiği için defalarca karakola başvurdu. Son olarak 8 Mart'ta kendisini farklı bir telefon numarasından arayan Akay, kendisine bıçakla saldıracağını söyledi.

Ardından 7 gün sonra, Karadereli'nin güvenlik görevlisi olarak çalıştığı Marmaray İstasyonuna geldi. Bıçakla Karadereli'ye saldırmaya başladı. İhbar üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Sağlık ekipleri Karadereli’yi ambulansla hastaneye kaldırdı. Hastanede tedavi altına alınan Karadereli'nin yüzüne 40 dikiş atıldı.

Karadereli'yi hem yüzünden hem sırtından bıçaklayan Akay'ın 11 ayrı suç kaydı olduğu tespit edildi. Akay, emniyetteki sorgusunun ardından adliyeye sevk edildi. Kadıncağız,  "Yaklaşık 2 senedir şikayetçi olmama rağmen, ne kanunen ne devletten hiçbir yardım ve destek göremedim." diyor. 

Tam 11 ayrı suçtan kaydı olan canavarın sokaklarda elini kolunu sallaya sallaya gezmesi, 2 yıl yardım isteyen kadının canice bıçaklanması İçişleri ve Adalet bakanlıklarını utandırmıyor mu? Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı yetkililerini endişelendirmiyor mu? 

Bunca cinayet, bunca istismar gösteriyor ki maalesef vatandaşın kendinden başka üzüleni, utananı yok! Yetkililer yalnızca izliyor. Sayın bakanlar, "Bakan" ifadesi "uzaktan izlemek" anlamında kullanılmıyor. Lütfen artık gözlerinizi açınız, bir ülke sizlerin liderliğinde  uçuruma sürükleniyor. 


Etiketler: Beştepe, içişleri bakanlığı, adalet bakanlığı, aile ve sosyal hizmetler bakanlığı, şiddet, istismar.