Video Haber

Troya Ören Yeri Kazıları'nda, Troya Savaşı’nın izleri aranıyor

Loading...

Abone Ol

Tevfikiye köyü sınırları içerisinde yer alan Troya Savaşları’nın yaşandığı Troya Ören Yeri, UNESCO'nun 1998 yılında 'Dünya Kültür Mirası Listesi'ne aldığı 5 bin 600 yıllık medeniyete ev sahipliği yapıyor. Tarihte savaşlar, yangınlar ve depremlerle defalarca kez yıkılıp yeniden kurulan Troya Ören Yeri, her yıl binlerce yerli ve yabancı turistin ilgisini çekiyor. Troya Ören Yeri’ni gezmeye gelen yerli ve yabancı turistler, 2019 yılında açılışı gerçekleştirilen Troya Müzesi’nde, sergilenen 2 bine yakın eseri de görmek imkanı buluyor. Kültür ve Turizm Bakanlığının izni, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi'nin (ÇOMÜ) desteği ve İçdaş sponsorluğunda yürütülen kazılarda, önemli buluntulara rastlanılıyor. Troya Ören Yeri’nde kazı çalışmaları 12 ay devam ediyor.

Troya Savaşları’nın yaşandığı Troya Ören Yeri’nde devam eden 2024 yılı kazı çalışmalarında Hellenistik Roma Döneminin Agora alanında, Homeros Troya’sına ilişkilendirilen son Tunç Çağı Güney girişinin devamında büyük görkemli Troya Kalesinin dışında arkeolojik olarak neler olup olmadığı araştırılıyor. Son Tunç Çağı bir giriş ve kent meydanı gibi bir alanında yapılan kazı çalışmalarıyla var olduğu kabul edilen Troya Savaşı’nın izlerini aranıyor.

Troya Savaşı’na ait arkeolojik verilere ulaşmak

Troya Ören Yeri Kazı Başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan, “Troya’daki 2024 yılı kazıları devam ediyor. Bu seneki kazılarımızı Kültür ve Turizm Bakanlığının izin ve destekleri, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nin (ÇOMÜ) destekleri ve İçdaş’ın ana sponsorluğunda devam ettiriyoruz. Troya’daki kazılar bu yıl 160’ncı yılını aşıyor. 160 yıldan fazladır burada kazı çalışmaları yapılıyor. 1863’te Frank Calvet, daha sonra Heinrich Schliemann, Wilhelm Dörpfeld, Carl W.Blegen ve Manfred Osman Korfmann kazıları, 2015 yılından bu yana da ÇOMÜ adına biz kazıları devam ettiriyoruz. Buradaki kazıların ana amacı yani eski bu tüm 160 yıllık kazılar sırasında pek çok soruya cevap aranıyor. Bu sorulardan en önemlilerinden bir tanesi Troya’da, Homeros Troya’sının bir aşağı kent olup olmadığının cevabıydı. Çünkü eski kazı raporlarına baktığımızda biraz kalenin küçük olduğu, Homeros’un anlatımlarına pek benzemediği konusunda kuşkular söz konusuydu. Fakat özellikle Korfmann dönemi kazılarında bir Son Tunç Çağı yani Homeros Troya’sının Son Tunç Çağı’na ait bir aşağı şehir olduğu ortaya çıktı. Bizde Agora dediğimiz, Hellenistik Roma Döneminin Agora alanının içinde kazı yapıyoruz. Burada kazı yapmamızın ana nedenlerinden bir tanesi özellikle Homeros Troya’sına ilişkilendirilen Son Tunç Çağı Güney girişinin devamı yani büyük görkemli Troya Kalesinin dışında arkeolojik olarak neler olup olmadığını anlamaya çalışıyoruz. Eski kazı sonuçlarını özellikle Korfmann dönemi kazı sonuçlarını biraz daha desteklemeye çalışıyoruz. Önceki yıllardaki kazı çalışmaları burada bir aşağı kentin var olduğunu ama özellikle Güney girişinde bir Güney Kutsal alanının söz konusu olduğunu ama burada asıl önemli olan diğer hafirlerin gözden kaçırdığı, biz şuan Son Tunç Çağı bir giriş ve kent meydanı gibi bir alanı kazıyoruz. Hiç kuşkusuz burada önemli sürpriz buluntulara önümüzdeki haftalarda rastlayacağız. Buradaki ana amacımızdan bir tanesi Son Tunç Çağı ve Homeros Troya’sına ait ve belki de Troya Savaşı’na ait arkeolojik verilere ulaşmak” dedi.

Troya Savaşı’nın izlerini arıyoruz

Agora alanı olarak tanımladığımız alanda kazı çalışmalarının devam ettiğini kaydeden Kazı Başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan, “Son Tunç Çağı Homeros Troya’sının Güney Kapısı’nın ön tarafı. Burada kısmen 30’lu yıllarda Blegen çalışmış fakat çalışmalar çok yeterli olmamış ve yayınlanmamış. Biz buradaki çalışmalarımızı hem kent planını daha iyi anlamak ama kent meydanı Son Tunç Çağı, Anadolu’da Son Tunç Çağı kent meydanları çok fazla bilinmiyor. Ona yönelik ve önceki yıllardaki hem bizim kendi kazı sonuçlarımız, hem de diğer hafirlerin kazı sonuçlarını daha detaylandırma ve daha iyi anlamaya yönelik, yani biz burada var olduğu kabul edilen Troya Savaşı’nın izlerini arıyoruz” diye konuştu.