İstabul Beyoğlu’nda yaşanan terör saldırısı hepimizi derinden sarstı. İçimizi yaktı ve teröre bir kez daha lanetler yağdırmamıza neden oldu.
Terör eylemlerinin ülkemizin birlik, beraberlik ve huzuruna yönelik yapıldığını artık hepimiz biliyoruz. Bu saldırılar karşısında, millet olarak sağduyumuzu korumalıyız. Hiçbir sorun şiddetle çözülemez. Şiddetten bir çözüm veya gelecek bekleyenlerin insanlık değerleriyle hiçbir bağlantısı olamaz.
Çirkin saldırıları gerçekleştirenler, terör ve şiddet eylemlerinin hiçbir amaç için araç olamayacağını bilmelidirler.. Terörden nemalananlara fırsat vermemeliyiz.
Din, insan, vatan ve hiçbir değer tanımayan terörün kanlı eli elbet kırılacaktır. Yurdumuza korku salmaya çalışanlar elbet en kısa zamanda cezasını bulacaktır.. Bu süreçte bize düşen terör yandaşlarına istediklerini vermemek olacaktır.
Bir birimize düşmek yerine sakin olmalı ve asla kaos ortamı yaratmamalıyız. Millet ve ulus olarak yıllardır terörle savaşımız devam ediyor. Bundan sonrada devam edecek gibi görünüyor. Bize düşen onların istediği gibi davranmamak yani sakin kalıp asla birbirimizi suçlamamak olmalıdır.
Barışın ve hoşgörünün hakim olduğu yerde terörde olmaz. Olsa bile istediği sonucu alamaz ve elbet pes eder.
Bu dünya tek ve hepimiz aynı dünyada nefes alıyoruz, aynı atmosferi paylaşıyoruz. Ve elbet birgün hepimiz bu dünyadan göçüp gideceğiz. Unutmamamız gereken bir gerçek var o da fani dünyanın kimseye kalmayacağı gerçeği. Aldığımız nefes bile sayılıyken neden bu kavga ve hırs anlamak gerçekten mümkün değil.
Çok zor olmamalı insanlara sevgi ve hoşgörüyle yaklaşmak. Barış istiyorsak tüm insanları din, dil, ırk ayırt etmeden sevmek ilk hedefimiz olmalı.
Masum insanların kanını döken terör örgütleri dünyanın neresinde olursa olsun bir gün mutlaka cezalarını çekecekler bundan adım gibi eminim…