Günümüzde cep telefonları, internet siteleri ve uygulamalarla müziğe ulaşmak son derece kolaylaşsa da, taş plakların yeri bir türlü doldurulamıyor. Antika pazarlarının en popüler ürünlerinden biri haline gelen taş plaklar, geçmişte şarkıcıların eserlerini dinleyicilerine ulaştırmak için kullandığı bir müzik formatı olarak dikkat çekiyor. 1940'lı yıllarda neredeyse her evde bulunan gramafonlu taş plaklar, günümüz teknolojisinin gerisinde kalsa da, hala kendine özgü bir cazibeye sahip.

Orman yangını 5. gününde kontrol altında! Orman yangını 5. gününde kontrol altında!

Düzce'nin Hamidiye Mahallesi'ndeki antika pazarında, taş plaklar ve gramafonlar büyük ilgi görüyor. Plak satıcısı Cahit Özel, “Plak çok farklı bir deneyim sunuyor. Cızırtılı ve doğal sesi, cep telefonları ve internetten dinleyemezsiniz. Teknoloji asla plağın yerini tutamaz. Plak dinlerken, sanki sanatçı yanınızdadır,” diyor. Özel, en çok dinlenen plakların Zeki Müren ve yerli 45’likler arasında Neşet Ertaş, Cem Karaca, Ferdi Tayfur, Orhan Gencebay ve Emel Sayın gibi sanatçılara ait olduğunu belirtiyor.

Müziksever Betül Gülşen ise, plakları tercih etmesinin nedenini şöyle açıklıyor: “Teknoloji bana hep soğuk geldi. Plak dinlerken, sanatçının yanında gibi hissediyorum; daha sıcak ve içten. Nostaljik bir yönü var, her şey çok yüzeyselleşti. Müziğin ruhunu yaşadığını hissettiğim için taş plak dinlemek beni daha çok etkiliyor.”

Antika pazarında müzik tutkunlarının beğenisine sunulan taş plakların fiyatları ise 140 TL’den başlıyor. Bu özel ürünler, geçmişin ruhunu günümüze taşıyan birer sanat eseri olarak alıcılarını bekliyor.

Kaynak: İHA