Güncel

Sulak alan kayıpları: Dünya ekosisteminin geleceği tehlikede!

Uzmanlar, sulak alan kayıplarının biyoçeşitliliği tehdit ettiğini ve iklim değişikliği ile birlikte gelecekte ciddi ekolojik sorunlara yol açabileceğini vurguladı.

Abone Ol

Dünyanın en önemli genetik rezervuarlarından biri olan sulak alanlar, son yıllarda yaşanan kayıplar nedeniyle ciddi bir tehdit altına girdi. Tropik ormanlardan sonra biyolojik üretim açısından en zengin ekosistemler olarak bilinen bu alanlar, kuşların barınma ihtiyaçlarını karşılamakta da büyük rol oynuyor. Ancak, iç sulak alanların küresel ölçekte yüzde 35'ini kaybetmiş olmamız, bu durumun aciliyetini ortaya koyuyor. Türkiye’de ise bu oran daha da yüksek.

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Doğa ve Kuş Gözlem Kulübü Akademik Danışmanı Dr. Öğr. Üyesi İbrahim Uysal, 5-6 Ekim tarihleri arasında gerçekleştirilen "Avrupa Kuş Gözlem Günü" etkinliğinde yaptığı açıklamada, sulak alanların ekosistemimize sağladığı faydalara dikkat çekti. Uysal, bu alanların karbon tutma, biyoçeşitlilik sağlama ve doğal felaketleri kontrol etme gibi kritik işlevleri bulunduğunu belirtti.

Sulak alan kayıplarının etkilerinin giderek daha belirgin hale geldiğini ifade eden Uysal, "Küresel iklim değişikliği, anormal hava olayları, su krizleri ve potansiyel gıda krizleri gibi sorunlar sulak alanların kaybıyla daha da derinleşecek," dedi. Uysal, bu kayıpların başta göçmen kuşlar olmak üzere birçok canlıyı da olumsuz etkilediğini vurguladı.

Kuş Türleri ve Ekosistem İlişkisi

Uysal, ekosistemin sağlıklı olup olmadığını anlamanın en kolay yolunun kuş türlerinin çeşitliliği ve sayısını incelemek olduğunu belirtti. Sulak alanların etrafındaki tarımsal faaliyetlerin ve yapılaşmanın bu alanların yok olmasına yol açtığını ifade eden Uysal, "Sulak alanlarımızın yakınlarına yapılan yapılaşmalar ciddi habitat kaybına neden oluyor," diye ekledi.

Uysal ayrıca, Türkiye'nin Afrika ve Avrupa arasında göç eden kuşlar için hayati bir koridor olduğunu hatırlatarak, bu alanların korunmasının biyoçeşitlilik ve geleceğimiz için kritik öneme sahip olduğunu vurguladı. Çanakkale'de bugüne kadar 325 kuş türü tespit edildiğini, Çardak Lagünü'nde ise bu sayının 145 olduğunu bildirdi.

Sulak alanların korunması gerektiğini belirten Uysal, "Göçmen kuşlar bu alanları bulamazsa, göçlerini tamamlayamayabilir ve kitlesel ölümlerle sonuçlanabilecek durumlardan kaçamayabilirler," dedi.

Uysal, Türkiye'deki sulak alanların korunması için acil eylem planlarına ihtiyaç duyulduğunu ve bu konuda toplumsal farkındalığın artırılmasının önem taşıdığını sözlerine ekledi.