Soğuk zincir…

Abone Ol

Perakende Yasası, ülkemizde sık sık gündeme gelmeyi başaran ancak bu konuda bir türlü yol alınamayan konulardan biri. 

Düzenli aralıklarla yaygın ve yerel basında kendine yer bulan yasayla ilgili sektör temsilcilerinden esnaf odalarına, esnafın kendisinden vatandaşa kadar herkesin fikirleri alınıyor. Siyasi açıdan ise herhangi bir yol haritası ya da çözüm önerisi gelmiyor.

Zaman zaman fiyat denetimi, etiket ve kasa fiyat karşılaştırması gibi zabıta odaklı baskınlara konu olan marketler dört bir yanımızı sarmış durumda. Etrafımızı sarma konusunda kimin ne kadar ve neden şikayetçi olduğunu tam olarak kestirmek zor.

Vatandaş ihtiyaç duyduğu ürünleri kendi yaşadığı bölgeyi sarıp sarmalayan bu marketleri tek tek dolaşıp fiyat analizi yapıyor. Belirli günlerde yapılan indirim kampanyalarına göre ilgili marketin kapısında sıraya giriyor.

Yüksek enflasyon nedeniyle her an fiyatların değiştiği gündelik hayatımızda fiyat algısının kaybolmasıyla beraber fiyatları takip etmek de anlam vermek de zorlaşmaya başladı.

Rekabetten kaynaklanan ortam nedeniyle nitelikli ürünlere daha uygun koşullarda ulaşma fırsatını kullanan vatandaş için her şey bu kadar olumlu ve tüketici lehine gelişmiyor çoğu zaman. Fiyatlar konusunda gizli uzlaşma iddiaları nedeniyle sık sık soruşturmaya uğrayan marketlerin belirli ürün gruplarında tek fiyata dönüşen sistemleri de zaman zaman gündeme geliyor.

MARKETLER CADDESİ

2022 Aralık verilerine göre Türkiye’de 12 bin 200 A101, 10 bin 352 BİM, 10 bin 166 ŞOK mağazası bulunuyor. İrili ufaklı ve yerel marketleri de eklediğinizde bazı mahallelerde bazı lokasyonlar marketler caddesine dönmüş durumda.

Sanki o mahalledeki tüm ticari trafiğin marketler tarafından yönetildiğini ve mahallenin dış dünya ile iletişiminin o marketler üzerinden yapıldığını hissediyorsunuz.

Son günlerde bu marketleri mercek altına alan ve kamuoyu adına denetim görevini üstlenen platformlarda sıklıkla paylaşılan bir konu dikkatimi çekiyor. 

Kasa arkası olarak tabir edilen ve belirli bir limitin üzerinde alışveriş yapan müşteriye kasa arkasındaki indirimli ürünlerden seçme hakkı tanıyan uygulamayla ilgili gıda güvenliğini tehlikeye düşüren bir uygulamadan söz ediliyor. 

Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde kasa arkasına indirimli olarak yerleştirilen ürünlerin soğuk zincir koşullarına uygun olmaması dikkat çekiyor. Peynir, yoğurt, pastırma, sosis, salam gibi belirli bir soğuklukta muhafaza edilmesi gereken ürünler kasa arkasında ya da önünde herhangi bir soğutucu olmadan indirimli ürün olarak satışa sunuluyor.

İşin ilginç yanı bu uygulama birçok zincir markette farklı örneklerle karşımıza çıkıyor. Şişen ve patlamak üzere görünen peynir paketleri, tavuk dolabının kokusunu alsın diye Türk kahvesi yerleştirilmiş soğutucular, oda kokusuna boğulan et ürünleri derken liste uzayıp gidiyor.

Perakende Yasası ne zaman çıkar bilmiyorum ama tüketici sağlığı için denetimler artırılsa hiç fena olmaz.