Berna SEVER/EGE TELGRAF-Geçtiğimiz yıllarda başlattığı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, "Türkiye’de Sıfır Atık hareketini benimseyen milletimizin gayretleriyle hayallerin ötesinde bir başarı elde edildi. İnanıyorum ki, Danışma Kurulumuz vesilesiyle bu başarıyı küresel bir boyuta taşıyacak, iklim krizi ile mücadeleye güç kazandıracağız" sözleri ile sıfır atığa atıfta bulundu.
DAHA İYİ BİR GELECEK İÇİN
Çevre sorunları ve artan atıklarımız gezegenimizin sürdürülebilirliği için büyük bir tehdit oluşturuyor. Ancak, insanların artan çevre bilincini ile sıfır atık hareketini güçlendirerek daha temiz bir gelecek için çalışmalar umut verici şekilde artıyor. Sıfır atık yaşam tarzı, doğal kaynakları daha verimli kullanmayı teşvik ederken, zararlı etkileri en aza indirmeyi amaçlayan önemli bir yaklaşım.
İLK ADIM ALIŞKANLIKLARI DEĞİŞTİRME
Sıfır atık, atıkların azaltılması, geri dönüşüm, kompostlama ve yeniden kullanım gibi temel prensipler üzerine kuruludur. Uzmanlar insanların sıfır atığa ilk adım olarak, atık üretimine yönelik alışkanlıklarını değiştirmesi gerektiğini söylüyor. Plastik kullanımını azaltma, ambalajlı ürünlerin dikkatli bir şekilde seçilmesi ve atık ürünlerin sınıflandırılarak geri dönüştürülmesi sıfır atık hedefine ulaşmada önemli rol oynuyor.
8 MİLYON TON PLASTİK DENİZLERDE
Plastik kirliliğin denizleri ve doğayı tehdit ettiği, küresel ısınmanın etkilerini giderek yaygınlaştığı dünyamıza sürdürülebilir bir gelecek için atılacak bu adımla, gelecek nesillere temiz ve sağlıklı bir çevre bırakmak mümkün olacaktır. Özellikle plastik atıklarımız toprağı kirlettiği gibi sularımız içinde büyük bir tehlike haline geliyor. Dünya Sağlık Örgütüne göre, her yıl denizlere 8 milyon ton plastik karışıyor. Bu atıklar, su altı yaşamını tehlikeye atıyor. Sıfır atıksız yaşam döngüsü, bu kritik sorunu çözmeye yönelik bir adım olarak öne çıkıyor.
GEZEGENİMİZ İÇİN ÖNEMLİ BİR ADIM
Uzmanlar sıfır atık yaşam tarzının bireysel çabalarla birlikte ilerlediğini ve bunu toplumun geneline yaymak için bilinçlendirme ve eğitim kampanyaları düzenlemek gerektiğini belirtiyor. Toplumsal bilinç sayesinde, atık tüketimin azaltılması, doğal kaynakların korunması ve çevre kirliliğinin önlenmesinin mümkün olacağını belirtiyorlar. Tüketicilerin ve çevre dostu uygulamaları benimsenmesi ve toplumsal desteğin etkileriyle birlikte, sıfır atık yaşam tarzı daha geniş kitlelere ulaşacak ve gezegenimizin sürdürülebilirliği için önemli bir adım atılmış olacaktır.