Seçmen ne zaman patron olacak?
Literatür bize gösteriyor ki seçmen iki temel etken üzerinde karar veriyor. Biri rasyonel, diğeri duygusal sebepler. Rasyonel sebep nedir? Ekonominin durumu, yönetim becerisi, hizmetler, dış politik...
MEGAKİMLİKLER
Resmi biraz büyütelim.
Dünya bir kutuplaşma döneminden geçiyor. Türkiye’de de çok katı oluyor bu. Dünyada olduğu gibi Türkiye’de megakimlikler oluşuyor. Örneğin 2016’daki Amerika Birleşik Devletleri Başkanlık Seçimi’nde bir siyahi Trump’a oy verdi. Çok garipsendi. Çünkü Donald Trump çok açık bir şekilde ten rengi üzerinden ırkçılık yapan bir adam. Seçmen bunu iyi biliyordu.
Sosyal bilimciler bunun nedenini araştırdı. Araştırma sonucunda megakimlik denen yeni bir kavram ortaya çıktı.
Latte içen liberal demokrat parti kimliği o kadar düşmanlaştırılmış, megakimlik sosyal kimlikle bir araya gelmesi üzerinden karşı tarafa konumlanmış ki, siyahi biri cumhuriyetçi ve ırkçı bir aday olmasına rağmen karşı tarafa oy verebiliyor. Çünkü o siyahi megakimliklerin içerisinde tanımlayabiliyor kendini.
Türkiye’de de benzer bir durum var.
Türkiye’de özellikle parlamenter sistemde siyasiler, çekirdeğini istediği kadar katılaştırabiliyordu. Yüzde 40 alıyordu, öpüp başına koyuyordu. Megakimliklerin oluşmasıyla muhalefet kimliği de kriminalize oldu.
İşin aslı şu; seçmen ne zaman duygularından arınıp akılcı karar verecek?
Reaksiyonların megakimliklere doğru aktığı dönemde siyasi aktörleri belirleyebilecek mi, belirleyemiycek mi?
Kısaca seçmen ne zaman patron olacak?