Nihat AK/EGE TELGRAF- Altın, önemli bir direnci test ederek Nisan ayındaki tüm zamanların en yüksek seviyesinin üzerine çıktı. Altın piyasasının geleceği konusunda yapılan yorumlar, Amerikan ve Avrupa merkez bankalarının faiz politikalarına odaklanmış durumda. Altın fiyatlarının rotasını uzmanlar Ege Telgraf’a değerlendirdi.
‘BEKLENTİ BÜYÜK’
Ülkedeki ekonomik gelişmeleri yakından takip eden ABD’deki gazeteci Alaattin Kılıç, “Amerikan Merkez Bankası (FED) bir hafta içinde faiz indirimi yapma konusunda büyük ihtimalle harekete geçecek. Fed yetkilileri, 2022'den bu yana yüksek seyreden faiz oranlarının artık düşmesi gerektiğini düşünüyor. Eylül ayındaki toplantıda, özellikle yüzde 5.25-5.50 seviyesindeki politika faizini 25 baz puan düşürme olasılığı yüzde 69 civarında. Ancak daha agresif bir 50 baz puanlık indirim ihtimali de tamamen göz ardı edilmiyor. Faiz indirimi, özellikle ABD dolarının zayıflamasına yol açarak altının değer kazanmasına katkıda bulunur. Bu, yatırımcıların güvenli liman arayışını ve merkez bankalarının altın alımlarını artırabilir. Altın fiyatlarının bu gelişmeler sonucunda daha da artması, yatırımcıların daha fazla dikkatini çekmesi anlamını taşıyor” dedi.
‘KONTROLLÜ İNDİRİM’
İndirim eğiliminin devam edeceği görüşünü taşıyan gazeteci Kılıç, “ABD Merkez Bankası (Fed), 2024 Eylül ayında ilk faiz indirimi yaptıktan sonra, yılın geri kalanında ve 2025'e doğru birkaç kez daha faiz indirimi yapmayı planlıyor. Ekonomistler, Fed'in Eylül sonrası Kasım ve Aralık aylarında da 25'er baz puanlık ek indirimler yapmasını bekliyor. Yıl sonuna kadar faizlerin yüzde 4.5-4.75 seviyelerine çekilmesi öngörülüyor. Bu indirimlerin hızı ve sıklığı, enflasyonun kontrol altına alınma hızına ve işgücü piyasasındaki gelişmelere bağlı olacak. Fed yetkilileri, enflasyonun yüzde 2 hedefine yaklaşması ve işgücü piyasasındaki yavaşlamanın devam etmesi durumunda, faiz indirimlerine devam etme konusunda daha istekli olabilirler” ifadelerini kullandı.
TUTMASINI BİLENE
Amerika ve Avrupa gibi gelişmiş ülkelerdeki faiz indirimlerinin olumlu yansımalarının gelişmekte olan ülkeleri de etkileyeceğine dikkati çeken kuyumculuk sektörünün önemli temsilcilerinden Gökhan Özer, “ABD Merkez Bankası'nın (FED) bu yıl 3-4 faiz indiri yapacağı beklentisiyle sene başında erken bir coşku yaşamıştık. Sene sonuna kadar 1-2 indirim yapabileceği anlaşıldı. Piyasalar bunu satın alıyor bunu fiyatlıyor. Bu şekilde giderse sene sonuna kadar gram altın 3 bin lirayı bulur. Dört bin liraya yükseliş için de uzun bir süre geçmez. Altın her zaman yatırımcı için güvenli bir limandır. Ama altını tutmasını bilene. Kıymetli metaller birkaç aylık yatırım araçları değildir. Birkaç yıl tutmasını bilenler için karlı olur. Kısa vadede al satlar zarar bile ettirebilir” diye konuştu.
‘GERİDE BIRAKTI’
Altın fiyatlarında ani yükselişlerin yaşanabileceğine dikkati çeken İzmir Kuyumcular Odası Başkanı Murat Kurtuluş Buyrukçu, “Gram altın 2 bin 500 liralık psikolojik baraj seviyesini aştı. Üç bin liralara kısa vadede ulaşacak gibi görünüyor. Hızlı yükselişlerin görüleceğini düşünüyorum. Bir kilo altın yetmiş bin dolardan, seksen üç bin dolara çıktı çok kısa bir süre içinde. Bu şu demek oluyor. Dünya piyasalarında da altın, bütün para birimlerini çok gerilerde bıraktı. Bu bizlere gram altının 4-5 bin liralara yakın zamanda ulaşılabileceğini gösteriyor. Altın fiyatlarının sert yükselişini fırsata dönüştürmek isteyenler olabilir. Merdiven altı üretimlerle, vatandaşı dolandırmaya meyilli kişiler türeyebilir. Kapısında bizim oda üyemiz olduğu bilgisini gördükleri kuyumcularımızdan gönül rahatlığıyla alışveriş yapabilirler” dedi.
‘DEĞERİ EMEĞİNDE’
Altın takıların sabır ve sanatsal bir dokunuşla şekillendiğini vurgulayan Başkan Buyrukçu, “Altın takılar, yalnızca değerli metallerden yapılmış aksesuarlar değil, aynı zamanda sanat eseri niteliğinde ince işçilik ve tasarım barındıran parçalardır. Bir mücevherin gerçek değeri, görünmeyen emeğindedir. Sadece altın değil, onu işleyen eller ve zihinlerdir ona gerçek değerini kazandıran. Altına parlaklık kazandıran, ona şekil veren ustanın ince işçiliğinde saklıdır. Altın takıların sadece maddi birer yatırım değil, aynı zamanda estetik bir sanat eseri olduğunu unutmamak gerekir. Bu yüzden takı meraklıları, bu emeği ve yaratıcılığı takdir ederek ona değer biçmelidir. Altın takının güzel olan tarafı vazgeçildiğinde bir saat gibi, bir kıyafet gibi çöp olmayacağıdır. Belirli bir bedel karşılığında elden çıkarılabilirler. Yeni tasarımlarla, usta ellerde yeniden sanat eserlerine dönüştürülebilirler” diye konuştu.