Sağlıkta şiddette sınır yok

Abone Ol

Özellikle Sağlık Bakanlığımıza bağlı hastanelerde ve üniversite hastanelerinde sağlık çalışanlarına karşı uygulanan şiddette sınırlar kalktı.
Pompalı tüfekle yapılan baskınlar, çalıştığı yerde rehin alınanlar, çalıştığı yerde saçından tutulup sürüklenenler ve benzer yüzlerce şiddet olayı.
Gören var mı? var.

Duyan var mı? Var. Ancak duyduklarımız ve gördüklerimiz buz dağının görünen yüzünden ibaret. Emin olun ki, sağlıkta şiddetle ilgili her gün onlarca belki de yüzlerce sağlık çalışanımız hakarete, küfre ve fiziki şiddete maruz kalıyor.
Sadece basına yansıyan şekliyle, aynı gün içerisinde, Kahramanmaraş'ta Hastaneyi pompalı tüfekle basarak,  doktor ve hemşireleri rehin alan bir kadın ve Balıkesir’in  Edremit ilçesindeki Devlet Hastanesi'nin ortopedi servisinde tedavi gören Emrah İmamoğlu'na tabancayla ateş edip kaçan kişi.
Bu silahlı eylemler gösteriyor ki isteyen istediği silahla hastanelerimize girebiliyor.
Silahlı kişiler hastanelerin her yerinde elini kolunu sallayarak gezebiliyor. 
Sağlık çalışanlarımız görevlerini mi yapsınlar, kendilerini korumak için mi çabalasınlar anlamak mümkün değil.

‘SAMİMİ DEĞİLLER’

Maalesef, yetkililer yıllardır süren ve her geçen gün artarak devam eden sağlıkta şiddeti önlemek için samimi değiller. Yaşanan bunca şiddete rağmen, sağlık çalışanlarımızı korumak için etkili yasaların çıkartılması için neyi bekliyorsunuz ki? Her geçen gün katlanarak artan sağlıkta şiddeti önlemek için hiçbir etkisi olmayan beyaz kod, gri kod, hastane girişlerine x ray cihazları koymak çözüm değildir. Bu uygulamalar sağlıkta şiddeti önleyemezsiniz. Sağlıkta şiddeti önlemek için öncelikle sağlık hizmetleri sunumunu, hasta memnun olsun da ne olursa olsun mantığından uzaklaştırmamız gerekir. Sevk zincirini getireceksiniz. 
Ambulansları acil vakaların dışında taksi gibi kullanmayacaksınız. Aile hekimlerimizi ilaç yazma memurları gibi kullanmayacaksınız. Sağlıkta şiddeti yapan vatandaşın cezasına HGB (hükmün geri bırakılması) uygulanmayacak. Sağlıkta şiddet uygulayan vatandaşa, görevi başındaki memura mukavemetten cezası artırımlı verilecek. Yani özetle sağlık hizmetleri sunumunu siyasi rant için kullanmayacaksınız. Sağlıkta şiddeti önlemek için önce samimi olacaksınız ve yaptırımı olan, caydırıcılığı olan gerekli tedbirleri alacaksınız. 

‘SAHİPSİZ KALDIK’

Kesintisiz 7/24 görev yapan doktorundan, hemşiresine teknisyenine tüm sağlık çalışanlarımız maalesef sahipsiz kalmıştır. Göreve giderken bu gün başıma bir şey gelir mi?
Endişesiyle mesaiye giden sağlık çalışanlarımıza lütfen sahip çıkın. Sağlık çalışanlarımızın da, bu ülkenin vatandaşları olduğunu, ailelerinin olduğunu, sosyal hayatlarının olduğunu unutmamak gerek. Sağlık çalışanları bu ülkenin üvey evlatları değildir.