Prenses Kate'in sağlık durumu hakkında paylaştığı kişisel video, geleneksel kraliyet güncellemelerine kıyasla oldukça farklı bir yaklaşımı ortaya koyuyor. Kate'in kemoterapi tedavisini tamamlamasının ardından çekilen bu video, son derece duygusal ve sonbaharın hüzünlü renkleriyle dolu bir tona sahip. Videoda, Catherine'in ailesiyle birlikte kırsalda yürüyüş yaparken görüntülendiği bu anlar, alışılmış basın bültenleri yerine yumuşak bir odak ve sinematik bir dokunuşla sunulmuş.
Eski usul kraliyet geleneklerini yerle bir etti
Norfolk'ta geçen ay çekilen videoda, birden fazla kıyafet değişimi ve farklı çekim seansları dikkat çekiyor. Bu durum, bilgilendirmenin planlı bir şekilde yapıldığını gösteriyor. Eski usul kraliyet duyurularından uzak, daha dolu ve etkileyici bir anlatımla hazırlanan bu video, ünlüler ve kamu figürlerinin mesajlarını doğrudan halka iletme trendine uyum sağlıyor. Bu tür bir sunum, mesajın kontrolünü tamamen elde tutarken, Catherine'in tedavi sürecine dair sorulara yanıt vermek yerine, hikayeyi etkileyici bir müzik ve ustaca düzenleme ile ileriye taşıyor.
Prensesiz 1970’ler tarzı dikkat çekti
Videoda Catherine, 1970'ler tarzında uzun, akıcı bir elbise içinde, ailesiyle ormanda ve sahilde zaman geçiriyor, kendi ebeveynleriyle oyun oynuyor. Görüntüler, zorlu zamanların ardından bir ailenin doğanın sakinleştirici gücünden faydalandığını gösterir şekilde kurgulanmış. Catherine’in anlatımı, dikkatlice seçilmiş kelimelerle, kemoterapinin sonlanmasını temkinli bir iyimserlikle karşılayan bir tonda ilerliyor, yaşamın kırılganlığını kabul ediyor.
Kanserle mücadele edenlere seslendi
Norfolk’un doğası, Hollywood ve Instagram etkileriyle buluşuyor. Videonun melankolik müziği, hüzünlü temaları ve yaşamı onaylayan anlatımı, "About Time" gibi filmlerden esintiler taşıyor. Haber bültenleri yerine film tarzı geri dönüş sahneleriyle yapılan bu kıyaslama, mesajın duygu yüklü bir şekilde sunulduğunu gösteriyor.
Videonun sonunda Catherine, kanserle mücadele eden tüm ailelere hitap ederek, “Karanlıktan ışık doğabilir, bu yüzden o ışığın parlamasına izin verin” diyerek adeta bir dua niteliğinde mesajını tamamlıyor.