MEMDUH GÜNEY-EGE TELGRAF- TMMOB Peyzaj Mimarları Odası İzmir Şubesi yaşanan su taşkınlarıyla ilgili bir açıklama yaptı. Yapılan açıklamada küresel iklim değişikliğinin özellikle İzmir bölgesinde kendisini fazla hissettirmeye başladığının altı çizilirken akıl, bilim ve tekniğe uygun adımlar atılması gerektiği vurgulandı.
“DAHA ETKİN BİR EYLEM PLANINA İHTİYAÇ VAR”
Açıklamada ilgili idareler ile gerekli görüşmeler ve uyarıların yapıldığı belirtilirken “Günlerdir süren mevsim normallerinin üzerinde seyreden yağışlar sebebiyle medyana gelen taşkın felaketleri, afetlere karşı ne kadar hazırlıksız ve dirençsiz olduğumuzu hepimize göstermiş ve bundan sonraki süreçte de pek çok kez daha gösterecektir. Aynı uyarıları tekrar etmek zorunda olmanın üzüntüsü ile yeniden belirtmeliyiz ki, İzmir dirençsizdir, İzmir zor bir iklim kuşağında olması sebebi ile pek çok bölgeden ne yazık ki daha kırılgan bir yapıdadır. İzmir öncelikli, acil ve daha etkin bir eylem planına ihtiyaç duyan bir kenttir” ifadeleri kullanıldı.
“TEDBİR ALMAK KAMU DİNAMİKLERİNİN SORUMLULUĞU”
Yaşanılan afetin yarattığı olumsuz sonuçların sadece küresel iklim değişikliğine bağlamanın gerçekçi olmadığının belirtildiği açıklamada “Geleceği bilinen afetlere yönelik akıl, bilim ve teknikle tedbirler almak ve acil eylem planlarının hayata geçirilmesini sağlamak tüm kamu dinamiklerinin sorumluluğundadır” diye belirtildi.
“ÇARPIK KENTLEŞMEDEN VAZGEÇİLMELİ”
Yaşanan taşkınlara karşı atılması gereken adımların da maddeler halinde belirtildiği açıklamada şu önerilere yer verildi; “Kentler azami yağış miktarı göz önüne alınarak kurgulanmalı, mavi yeşil altyapı sistemleri ile peyzaj tabanlı şehircilik modeli benimsenmelidir. İmar barışı gibi uygulamalarla plansız, denetimsiz ve çarpık kentleşmeden derhal vazgeçilmeli. Taşkın riski olan deniz kenarı, dere yataklarında yapılaşmanın önüne geçilmeli. Yağmur suyunu tutacak ve yeraltı sularına karışmasını sağlayacak yeşil altyapı sistemleri acilen zorunlu hale getirilmeli. Tüm canlıların bir arada yaşayabileceği, kent-doğa ilişkisini doğru yöneten kentler planlanmalı ve kentsel mekanlar tasarlanmalıdır. Afet risklerini azaltmak için uluslararası eylem kılavuzları, ulusal ve yerel ölçeklerde ülkemiz için de hazırlanmalı. Yeşil koridorların oluşması için kent içinde akışkan bir ekolojik yapı oluşturulmalı. Peyzaj karakter analizi ve peyzaj atlasları planlanmaya esas olacak şekilde hazırlanmalı. İklim değişikliği ile mücadele konusunda peyzaj mimarları sürece etkin olarak katılmalı” önerilerinde bulunuldu.
“BİLİM VE TEKNİĞE DAYANAN POLİTİKALAR HAYATA GEÇİRİLMELİ”
Açıklamanın sonunda “İhmal ve hatalı politikalarla doğa olaylarının afete dönüşmesinin artık son bulmasını, insan ve doğa çıkarlarını koruyan, akıl, bilim ve tekniğe dayanan politikaların hayata geçirilmesi gerektiğini tekrar ve ısrarla yineliyoruz” ifadeleri kullanıldı.
