Berna SEVER- EGE TELGRAF/ Kış aylarına girmemizle birlikte, soğuyan hava ve aniden değişen sıcaklıklar, vücutta çeşitli sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Bu durumlardan biri de öksürük. Kışın, soğuk havaya maruz kalmak ve ardından ısınan ortamlarda terlemek, vücutta dengesizliklere neden olabilir. Peki, öksürüğün sebepleri nelerdir ve bu rahatsızlıktan korunmak için neler yapılabilir? İşte öksürüğün nedenleri ve tedavi yolları.
Akut ve Kronik Öksürüğün Sebepleri
Öksürük, genellikle iki şekilde ortaya çıkar: akut ve kronik. Akut öksürük genellikle viral enfeksiyonlar, soğuk algınlığı ve grip gibi hastalıklarla ilişkilidir. Bu durumda, virüsler vücuda ağız, burun ve boğaz yoluyla girerek üst solunum yollarını etkiler ve bronşit gibi hastalıklara yol açar. Akut bronşit, genellikle çocuklar ve gençlerde görülen bir rahatsızlıktır.
Kronik öksürük ise uzun süreli bir rahatsızlık olup, daha ciddi sağlık sorunlarının belirtisi olabilir. Kronik bronşit, sigara dumanı, kimyasal maddeler ve çevresel toksinlere maruz kalma gibi faktörler nedeniyle gelişir. Zehirli maddeler, akciğerlerdeki hücreleri zamanla tahrip eder ve bu durum, KOAH gibi hastalıkların zeminini hazırlar.
Öksürükten Korunmak İçin Basit Yöntemler
Öksürükten korunmak için en önemli adımlardan biri, vücuda virüslerin girmesini engellemektir. Ağız ve burun temizliğine özen göstermek, bu konuda atılacak ilk adımdır. Kristal kaya tuzu suyu ile düzenli olarak burun yıkama ve gargara yapma, virüslerin vücuda girişini önleyebilir. Ayrıca, karbonatlı su ile gargara yaparak boğazı temiz tutmak da oldukça etkili bir yöntemdir.
Açık havada vakit geçirmek, temiz hava solumak da öksürükten korunmak için önemli bir adımdır. Kalabalık yerlerden ve kapalı alanlardan kaçınmak, virüslerin yayılma riskini azaltır. Evde geçirilen zamanın fazla olması, hava kalitesinin düşmesine yol açar. Bu yüzden, dışarıda vakit geçirmenin, ev havasına göre çok daha sağlıklı olduğu unutulmamalıdır.
Kronik Öksürük ve Bağışıklık Sistemi Güçlendirme
Kronik bronşit gibi rahatsızlıkların tedavisinde en önemli faktör, bağışıklık sisteminin güçlendirilmesidir. Çünkü çevremizdeki toksinler, gıda ve kozmetik ürünlerimizdeki kimyasallar, vücudumuza zarar verebilir. Bu toksinler, hücrelerin zayıflamasına yol açar ve akciğer hastalıklarını tetikler. Ayrıca, şekerli gıdaların ve hazır gıdaların bağışıklık sistemini zayıflattığı da unutulmamalıdır. Şekerin kan seviyesini yükseltmesi, hücreleri olumsuz etkileyerek kronik hastalıkların ortaya çıkmasına sebep olabilir.
Vücudun karşılaştığı toksinlerle mücadele etmesinin en etkili yollarından biri, D vitamini takviyesi almaktır. Akciğer sağlığı üzerinde büyük bir etkisi olan D vitamini, bu tür rahatsızlıkların tedavisinde önemli bir rol oynar. Lügol solüsyonu gibi iyotlu maddeler de akciğerleri güçlendiren ve nefes almayı kolaylaştıran doğal tedavi yöntemleri arasında yer alır.
Sigara ve Kimyasalların Akciğerlere Etkisi
Sigara, akciğerler için en büyük tehlikelerden biridir. Sadece sigara dumanı değil, evde kullanılan bazı kimyasallar ve ilaçlar da akciğer sağlığını olumsuz etkiler. Özellikle, buruna çekilen ilaçlar ve ev temizliği için kullanılan kimyasallar, akciğerlerde hasara yol açabilir. Nano partiküller içeren ürünler ise akciğerlerdeki hücrelere zarar vererek, uzun vadede sağlık problemlerine yol açabilir.