Nasıl bir demokrasi?

Niye böyle bir başlık attık? Çünkü irili ufaklı 101 parti oldu ancak iktidar adayı yok. İttifak yapılıyor birkaçı bir araya gelecek, şansı olmayanlardan bazılarına da b...

Abone Ol
Niye böyle bir başlık attık? Çünkü irili ufaklı 101 parti oldu ancak iktidar adayı yok. İttifak yapılıyor birkaçı bir araya gelecek, şansı olmayanlardan bazılarına da başka partide şans yaratılacak. Kısaca kıyasıya koltuk kavgası... Kör de görüyor sağır da duyuyor, dilsiz ise millet. Millet daha içindeki rejimin ismini bilmiyor. Muhalifler iktidardan şikayetçi oluyor. ‘Cumhuriyet değerleri yok ediliyor’ diyorlar. ‘Bürokrasi siyasetin en kudretli unsuru oldu’ diyorlar. Devlet gücünün yanlı, adil olmadığını iddia ediyorlar. İnsan ister istemez ‘Ülke iki başlı bir monarşiyle mi yönetiliyor’ kuşkusuna kapılıyor. Bunlar muhalefetin iddiaları. Muhalefet seçim diyor. O da güzel, seçim olunca ak mı kara mı belli olacak. Olacak da muhalefet partilerinde durum ne? Bir de oraya bakalım. Halkı aklına bile getiren yok. Üye kaydı yok. Önce mevcutlar teşkilatı bölüşecek, adaylıkları belirlenecek sonra da seçime yakın millete ‘Üye ol’ denilecek. Çirkin bir yarış! Fırsat eşitlikleri yok. Seçilme yerlerine mevcutlar oturacak. Vizyon, misyon, liyakat, plan, proje, umut vaadeden söylem yok. Eski kıskançlıklar, dedikodular devam... Yaşlı istemiyorlar, genç bulamıyorlar. Ekonomik strateji yok. Sanayi, tarım, turizm, hizmet sektörü gibi tek tek veya müşterek bir tercihleri yok. Geçen günlerde yok olmak üzere olan bir parti il kongresi yaptı. Salonun yarısı uykudan başını alamamış. Partilerini çökerterek bu günkü duruma sürüklemiş kimseler liste başında. Genç bir il başkanı. Sanırım rahmetli babasına bu partide başına gelenleri sormamış. İzmir’de seçime kadar DP’de kimler mesaj olacak deniliyor. Sonuçta başkan siyasetten gına gelip bırakma noktasına gelebilir deniliyor. ‘Başol’ denildiğinde, il listesi nasıl denilirse başından belli. Pek anlayamadım ya olsun... Salondaki manzara umutsuz, milletin çoğu uykulu. En büyük koltuk değnekliğini CHP yapmış. Salonda seçime hazır. Geçmişi ile dimdik, geleceği ve geçmişi birleştirmiş yürüyen bir siyasi parti yok. Salonda çoğunluk romatoitatrit (iltihaplı romatizma) olmuş DP’nin ayağa kalkması zor. DP İzmir Kongresi’ni yaparken AK Parti Menemen’de yeri göğü inletiyordu. DP Kongresi’ni yapanlar bu durumu dikkate bile alma becerisini gösterememiş. Çılgın bir salon gösterisi yapamamış. Bir de seçim istiyor. Anlaşılan o ki, yönetim kadrosu seçimi kendileri için istiyor. Genel düşünce; partide yeni üyeye ne gerek var, sonra sorun olur, her kademede iki üç veya daha çok aday talebi olur. Oysa partilerin gücü belli. Üç beş kişi aday olsun yeterli. Hele kariyer sahipleri sakın. Şimdi halk oturup düşünmeli. İktidar çok kötü, iyi de muhalefet daha da kötü... Kişisel hesapların içinde boğuluyorlar. Bu hesaplarla yorulan muhalefet neyi düzeltecek? Seçim sonrası ‘Az sabır, bu sistem çok güçlü, ortalığı biraz toplayalım, sonra güçlü bir parlementer sistemi kuralım’ diyecekler. Kısaca gelenler de bu sistemden istifadeyi düşünecekler. Aksini düşünmek aptallık olur. Şimdi muhalefet halka öncelikle seçimi sistemini düzelteceklerini bundan böyle adayları halkın belirleyeceğini ilan ederek meydanlara çıkmalı. Ülke çok yüksek bir boş oy durumuna da hazır olmalı.