Mansur Yavaş, CHP ile olan bağlarını fiilen koparma aşamasına geldiği yönündeki iddialar, siyasi gündemi sarsmaya devam ediyor. 7 Eylül’deki Tüzük Kurultayı’nda yaptığı dolaylı veda niteliğindeki mesaj, partideki huzursuzluğun artışını gözler önüne serdi. HÜDAPAR ile ilgili eleştirileri ve 2028 Cumhurbaşkanlığı hedefi, Yavaş’ın bağımsız bir aday olarak siyasi geleceğini şekillendirme niyetini açığa çıkardığı yönünde yorumlandı.
CHP İÇİNDEKİ HUZURSUZLUK
Yavaş’ın, 7 Eylül’deki Tüzük Kurultayı’nda yaptığı konuşmada, “Ben de Ekrem Başkanım gibi hazır bir şekilde sizlere konuşma yapmak isterdim. Ama bana 1 saat önce telefonla bildirdiler. Maalesef biz de buradan fitne ateşine odun atmış oluyoruz!” ifadeleriyle dolaylı bir veda mesaj verdiği yorumu yapıldı. Bu sözler, CHP içindeki huzursuzluğu derinleştirirken, 2 Eylül’de HÜDAPAR ile birlikte DEM Parti’yi eleştirerek “Milli bayramlarımız kutlanıyor, ancak bu bayramları kutlamayan iki parti var. Bunlara mesafe konulması gerektiğini düşünüyorum,” demesi, parti içindeki ayrışma sinyalleri olarak değerlendirildi.
CUMHURBAŞKANI ADAYLIĞI
Ankara kulislerinde Yavaş’ın 2028’de Cumhurbaşkanı adayı olmayı planladığı ve CHP’den ayrılarak bağımsız bir belediye başkanı olarak yoluna devam edeceği konuşulduğu öğrenildi. Bu süreçte, Yavaş’ın belediyeyi devretmek istediği ismin ise Keçiören Belediye Başkanı Mesut Özarslan olduğu iddia edildi.
KILIÇDAROĞLU’NUN ETKİSİ
Kemal Kılıçdaroğlu’nun Yavaş’ı CHP’de tutma çabası, Ankara kulislerinde iki aday için kritik bir öneme sahip olduğu şeklinde yorumlandı. Kılıçdaroğlu’nun konumunun, Yavaş ve İmamoğlu’nun siyasi kariyerlerini etkileme potansiyeline sahip olduğu konuşuldu. 2028 seçimleri, bu iki ismin geleceği açısından bir dönüm noktası olabilir şeklinde değerlendirildi. Yavaş’ın CHP’den ayrılması, Türk siyasetinde önemli dalgalanmalar yaratacak gibi görünüyor ve 2028 Cumhurbaşkanlığı seçimlerini doğrudan etkileyecek bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
