Memduh Güney/Özel-Cumhurbaşkanlığı kararıyla belediye şirketlerinin vergi ve SSK borçları, mahalli idare yapısından kesilebilecek. Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren karara eklenen ‘tüzel kişilik’ tanımıyla birlikte vergi ve SGK borçları için de ilgili mahalli idare payından kesinti yapılabilecek. Alınan kararın ne anlam ifade ettiğini anlatan yerel yönetimler uzmanı Mehmet Zeki Fidandal, “Belediyelerin şirketleri var ve bu şirketler vasıtasıyla personel istihdamı sağlıyorlar. İstihdam sağlarken vergi borçları ve diğer borçları da yükseliyor. Ancak belediyeler, merkezi yönetimin enflasyonist politikalarından dolayı giderlerinin yüksek artışıyla karşı karşıya” dedi.
“HÜKÜMET ALACAĞINI İSTİYOR”
“Akaryakıt zamlarından enerjiye gelen zamdan belediye mi sorumlu?” diyen Fidandal, “Hükümette alacağını almak istiyor. Bunun da kolay yollarını arıyor. Buldukları ise ‘nasıl olsa ben her ay belediyeye para gönderiyorum gönderirken borcuna karşılık bir kısmını keserim’ yöntemi. Şimdi borçların ödenmesi meselesinden yola çıkıldı. Mesele belediye gelirleri meselesi. Mesele belediye şirketlerinin profesyonelce yönetilmesi meselesi. Bu noktada belediye şirketlerinin hem istihdamı yaratan hem de artı değer yaratan kazançlı bir hale getirilmesi gerek” diye konuştu.
“ENFLASYON BOZDU”
Alınan bu kararın ardından belediye başkanlarına büyük görev düştüğünün altını çizen Fidandal, “Öncelikle belediye şirketleri profesyonelce yönetim konusunda önlemler almalı. Bununla birlikte tasarruf tedbirlerine önem vererek mali disiplin uygulanmalı. Bunların yanında gelirler için yeni kaynaklar aranmalı uzman kişilerden görüş alınmalı. Bugün gündemde olan borçlardan bu dönemki belediye başkanları sorumlu değil bu borçlar geçmişten geliyor. Enflasyondan dolayı belediyelerin ödeme dengeleri bozuldu. SGK’da aylık faiz gecikme faizi yüzde 4,5. Böyle bir faiz mafyada yok” dedi.
“KANUN DEĞİŞMELİ”
Belediyelerin yayımlanan genelgeyi acilen gözden geçirmesi gerektiğini ve bir mücadele içine girmesi gerektiğini söyleyen Fidandal, “Belediye gelirlerini düzenleyen 2464 sayılı belediye gelirleri kanunu yeniden yazılmalı. Elli senelik kanun acilen günümüze uyarlanmalı. Haberleşme Vergisi adı altında belediyelerde bir gelir kalemi var. Bu kalem içerisinde posta, telgraf, telefon yazıyor. Günümüzde telgraf kalmadı. Sabit hat yazıyor kullanan kalmadı. Herkes GSM kullanıyor. Bu maddede GSM üzerinden alınan bir pay verilebilir belediyelere. Şehir içinde gezen araçların tahribatını belediye düzeltiyor. Bu yüzden MTV ödemelerinden de pay verilmeli. Belediyenin görev sorumluluk alanında hiç olmayan sokak aydınlatmaları için belediyelerin gelirlerinden her ay yüzde 20 kesinti yapılıyor. Bu uygulama kaldırılmalı. Belediyelerin bir hizmet kuruluşu olduğu unutulmamalı” diye konuştu.
“AKP’DEN KALAN BORÇLAR”
“Her şeyi göze almış bir hükümet gözüküyor” diyen önceki dönem CHP İzmir Milletvekili Tacettin Bayır, “İktidar belediyeleri değil vatandaşı cezalandırıyor. Bana oy vermediniz CHP’ye oy verdiniz. Onun hizmetini engelleyeceğim diyor. Burada bir şeye dikkat edilmeli. CHP’nin 16 tane AKP’nin 14 tane büyükşehir belediyesi var. Aynı uygulama onlara da yapılacak mı? Önceki dönemde AKP’de olan ama şu an CHP’ye geçen Balıkesir, Manisa, Uşak ve Kastamonu belediyeleri var. Bunlarda borçlar AKP döneminden kalma. Eski başkanlar AKP’liydi, iktidar bizden diyerek hiçbir şeyi ödemediler. Hükümette belediye bizim partiden diyerek o dönemde borçların arkasına düşmedi” dedi.
“BÖYLESİ GÖRÜLMEDİ”
“Vatandaş bunu bilmez ki. Vatandaş çöpünü atacak belediye çöpü alacak çöpçüye de maaşını ödeyecek” diyen Bayır, “Yapılması gereken hizmetler nasıl yapılacak. Aynı kreş ve anaokulu meselesinde yaptıkları gibi vatandaşı cezalandırılıyor. Vatandaşı bir anlamda CHP’li AKP’li, MHP’li diye bölerek hizmeti farklı bir anlama getiriyorlar. Türkiye Cumhuriyeti kurulduğundan beri böyle bir idari şekli görülmedi” dedi.
“ŞEFFAF OLSUNLAR”
Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Ednan Arslan da yapılan bu uygulamanın amacının CHP’nin kazanmış olduğu belediyelerde vatandaşa hizmeti engellemek olduğunu ifade etti. 31 Mart gecesi AK Partili ve MHP’li belediyeleri de CHP belediyeciliğiyle tanıştırdıklarını söyleyen Arslan, “Millet CHP’yi birinci parti yapınca hizmeti engelliyorlar. AKP’li ve MHP’li belediyelere geçmiş dönemlerde hiçbir yaptırım yoktu. Bizim gücümüz sosyal belediyecilikten geliyor. Kreşlerle ilgili yazı yazdılar. Kreş demedik anaokulu dedik diye lafı çevirdiler. İktidarın şunu düşünmesi gerekiyor; belediyeler neden yurt açıyor, neden kent lokantası açıyor, neden sosyal yardımlara kaynak arıyor? Çünkü büyük bir yoksullaşma içerisindeyiz. Devlet burada insanları mağdur ederek fahiş kreş ücretlerine mahkûm ediyor. Vatandaşta sosyal devlet anlayışla belediyeler tarafından açılmış kreşlere başvuruyor. Devlet bakanlık düzeyinde yapması gerekenleri yapmadığı için eksik kalınan noktada CHP belediyeleri vatandaşın yanında olmaya devam edecek. Kendilerine soruyorum acaba AKP’li belediyelerin hesaplarına bloke gönderiyorlar mı? Onlara nasıl kolaylık sağlıyorlar? Önce bunu tüm şeffaflığıyla çıksınlar anlatsınlar. CHP’li belediyelere karşı algı oluşturmaya çalışıyorlar. Biz halkın bize emanet ettiği her kuruşu tek tek çıkıp anlatırız” dedi.