Şu günlerde kötülük kavramı üzerinde düşünür oldum. Dünya çok güzel bir yer olmasına rağmen içinde kötülüğü de barındırıyor olması ne acı bir gerçek ama kötülük var.
Özellikle şu günlerde çocukların vahşice katledilerek öldürülmesi haberleri hepimizi yoğun bir şekilde etkiledi. Haberlerin detaylarını okudukça kötülüğün nasıl bu kadar vahşi olabileceği algılamakta insan zorlanıyor. Bir insan nasıl oluyor da masum bir çocuğa acı çektirerek ölümüne sebep olabiliyor? Bir çocuğa işkence ederek tecavüz etmek ve bundan haz alabilmek, sonrada vahşice o çocuğun ölümüne sebep olmak… Yetişkin bir insanin, çocuk bir insana bu kadar zarar verebilmesi nasıl oluyor da mümkün olabiliyor?
Ünlü İngiliz edebiyat yazarı Jane Austen kötülüğün tanımını şöyle yapmıştır: “Ötekini görme eksikliği, ötekini görememek.” Nedir ötekini görememek? İnsan nasıl oluyor da ötekini göremeyecek noktaya gelebiliyor.
Bireyin, insan olma yolunda gelişebilmesi için bir bilince sahip olması gerekir. Kişinin kendi dışında varlıkları da görebilmesi, anlayabilmesi, o varlıkların ihtiyaçları ile bağlantı kurabilmesi yanı empati becerisini geliştirebilmiş olması çok önemlidir. Bazı insanlar bir diğerinin ihtiyaçlarını görebiliyorken diğerleri neden göremez?
Burada birini diğerinden ayıran şey ne? Kötülük yapabilen birinin temel özellikleri nedir?
Kötülük kişinin doğuştan getirdiği bir özellik mi çevreyle mi öğrenilmiş bir duygu ve davranış mı olduğu sorunsalı felsefe, psikoloji, sosyoloji gibi bilimlerin uzunca bir süredir üzerinde kafa yorduğu bir sorun olmuştur. Bu sorunla ilgili çeşitli çalışmalar yapılmış, yapılamaya da devam edilmektedir. Kötülük yapan kişi, kendi kusurlarının, kendi hatalarının bilincinde değildir. Davranışlarının sonucu ile yüzleşecek duygusal olgunluk becerisi henüz gelişmemiştir. En önemli detayda adalet duygusunun gelişmemiş olma gerçeğidir. Muhtemelen içinde yoğun bir suçluluk duygusu taşımaktadır. Bir insanin içindeki kötülüğü yenebilmesi için kendi ataletini yenebilmiş olması gerekir. Kötülük kendini yoksunlukta gösterir. Ahlak, vicdan ve empati yoksunluğu yaşayan bireyin içinde iyilik duygusu geliştiremez. Bu yüzden kötülüğün en çok iyiliğe ihtiyacı vardır.
Yaşam birçok tezatlığı içinde barındıran bir yolculuk ve bizler doğaya, hayvana ve insana yanı dünya üzerinde yer kaplayan her türlü canlıya kendi içimizde yer açmaya devam edeceğiz. İnadına iyi olaya ve iyiyi seçerek yaşamı güzelleştiren taraf olmaya devam edeceğiz.
Sevgilerle…